Sözce'de sorgulama yapmak için bir kelime girin

riâyet ne demek?

- 3 sözlük, 3 sonuç.

BSTS / Medeni Hukuk Terimleri Sözlüğü

riâyet anlamı
uyma.

Güncel Türkçe Sözlük

riayet anlamı
is. (ria:yet) 1. Sayma, saygı, ağırlama, itibar etme. 2. Uyma, boyun eğme: "Edep ve erkâna riayet lazım." -R. H. Karay.

Türkçe - İngilizce

riayet anlamı
isim
1) observance
2) respect
3) deference

"riâyet" için örnek kullanımlar

Türkiye Cumhuriyeti vatandaşı olmak zorunda ve kanunlara riayet etmek zorunda.

Have to be a citizen of the Republic of Turkey and have to comply with the law.

Kaynak: haber7.com

İlk günden beri de bunlara riayet etmeye çalışıyoruz.

Since the first day trying to comply with them.

Kaynak: haber27.com

Buna hiç riayet etmiyor, işin dozunu kaçırıyorsunuz.

It does not comply with all of the work you're missing the dose.

Kaynak: ekoayrinti.com

Bir cemiyette eğer ahlak kurallarına riayet ediliyorsa o toplum intizam içerisinde olur.

If you follow the rules of morality that society is being in a fraternity is in orderliness.

Kaynak: haber3.com

Sivil itaatsizlik (ingilizce : Civil disobedience), Sivil yönetim tarafından uygulanan yasaların özüne uyarak yasalara riayet etmeme, karşı
Kaynak: Sivil itaatsizlik

Çağlar boyunca, Yahudilik bir dizi dini ilkeye riayet etmiş, bunların başında da evreni yaratan ve yönetmeye devam eden tek, her şeyi
Kaynak: Yahudilik

Saf ışık tanrıçası olarak afifliği sembolize eder, kültünün kanunu olarak afifliğe, -erkek, kadın- duacıları riayet zorundaydı.
Kaynak: Artemis

Oymaklar, Osmanlı devrinde riayet, yani vergi veren halktan sayıldı. Osmanlı Devleti, Devşirme Ocağı önemini kaybettiği ve asker
Kaynak: Oymak

kuvvetli ve hamleli rüzgâr larda flapsız iniş yapılması tavsiye edilir ancak ilgili teknik dökümanlardaki usullere mutlak riayet edilmelidir.
Kaynak: Flap

Bu sayede planlanan rota ya riayet edilmesine, taşıtlar arasındaki ve taşıt ile arazi engebeleri arasındaki emniyet ayrımının muhafaza
Kaynak: Radyo seyrüseferi

Williams pilotu Reutemann takım emirlerine riayet etmedi ve ikinci sıradaki takım arkadaşı Alan Jones'a liderliği teslim etmedi.
Kaynak: 1981 Brezilya Grand Prix

Fakat günümüz dünya konjonktüründe hemen hemen bütün devletlerin bu kurallara riayet ettiği görülmektedir. Ayrıca deniz ve okyanusların
Kaynak: Deniz hukuku

yazılmış olan ve bu yasanın ana hatlarına günümüz düzenli Masonluğunca halen riayet edilen, Masonluğun ilk ve en önemli yazılı kurallar dizisi.
Kaynak: Anderson Anayasası

onlardan daha üst bir kuvvet olmamasına karşın sırf yaptıkları anlaşmalara riayet edecekleri düşüncesi ile -daha farklı bir söylemle kendi
Kaynak: Ahde vefa

Oluşabilecek herhangi bir çatışmayı engellemek amacıyla Çin imparatoruna iltimas geçmesi için vergi takdim etmiş ve Yüce Sadae 'ye riayet etmiştir.
Kaynak: Kim Busik

Enfeksiyonun belli bölgelerde sıklıkla görülmesinin sebebi ,genç hayvanlarda yapılmasına riayet gösterilmesi gereken koruyucu aşılamalardır
Kaynak: Bruselloz

Ayrıca bu kişiler, Çalışma İlkeleri (ahlaki ilkeler ve yetkinlik) ve mesleki faaliyet standartlarına riayet etmeli, bunları muhafaza
Kaynak: Gayrimenkul değerleme uzmanlığı

güreşçilerden hangisinin daha hareketli daha iyi güreştiğini, hangisinin usul ve kaidelere ha çok riayet ettiğini gözde tutarak, ona göre sayı verirler.
Kaynak: Kuşak güreşleri

sonraki yeniden inşa etme çalışmalarında orijinal gotik tarzına, Palladio 'nun alternatif neo-klasik tarzını önermesine rağmen riayet edilir.
Kaynak: Palazzo Ducale (Venedik)

belirtilen irtifaların altında -havacılık otoriteleri tarafından helikopterlere tahsis edilmiş rota ve irtifalara riayet ederek- uçuş yapabilir
Kaynak: Asgarî emniyet irtifâsı

Bu zikir yapılırken bazı şartlara riayet etmek gerekir. vukuf-u adedî (zikrin sayısına riayet etmek), nigahdaşt-ı havatır (kalbe gelen
Kaynak: Vird

Yakın Kelimeler

Google Reklamları

(Tahmin etmek için bir harf girin)