Sözce'de sorgulama yapmak için bir kelime girin

ruhen ne demek?

- 2 sözlük, 2 sonuç.

Güncel Türkçe Sözlük

ruhen anlamı
zf. (ru:hen) Ruh bakımından.

Türkçe - İngilizce

ruhen anlamı
spiritually

"ruhen" için örnek kullanımlar

Biz insanımızın ruhen ve fiziken sağlıklı olmasını istiyoruz.

We want our people to be mentally and physically healthy.

Kaynak: hurriyet.com.tr

Evanora elmayı ısırır ve korkunç bir cadıya dönüşür, fiziken ve ruhen.

Bite into an apple and a horrible witch Evanora, physically and emotionally.

Kaynak: birgun.net

Önemli olan ruhen aynı dili konuşmak.

What is important is spiritually speaking the same language.

Kaynak: haberturk.com

Ruhen incindiyse özür dilerim.

Incindiyse spiritually, I'm sorry.

Kaynak: radikal.com.tr

Sağlık, sadece hastalık ve sakatlık durumunun olmayışı değil kişinin bedenen ruhen ve sosyal yönden tam bir iyilik halidir. Dünya Sağlık
Kaynak: Sağlık

Nevroz, toplumsal tavır ve davranışları tutuklayan ve kişide ruhen hasta olduğu bilinciyle birlikte bulunan tinsel bir hastalıktır.
Kaynak: Nevroz

aile sevgisi içinde kimsesiz çocukları barındırmak ve eğitmek, ruhen ve bedenen olumlu yönde gelişmelerini sağlamak ve yapıcı kişilikler
Kaynak: Türkiye Korunmaya Muhtaç Çocuklar Vakfı- Bolluca Çocukköyü

Çocukların yetişmesi madden ve ruhen sağlıklı bir dönem geçirebilmeleri için anne ve babaları arasındaki huzur ve mutluluğun fonksiyonu çok
Kaynak: Zinâ

Cem, yalnızca dinsel nitelikli bir toplantı değil, aynı zamanda hem ruhen yenilenme, yıkanma ve hem de toplumsal ve bireysel sorgulanma
Kaynak: Cem

Sağlık, bir canlının ruhen, bedenen ve sosyal olarak tam bir iyilik hali olarak tanımlanmıştır. Çevre sağlığı tabirinde ise, özne çevre
Kaynak: Çevre sağlığı

Maria'yı yani Kürk Mantolu Madonna'yı tutkulu bir aşkla sevmektedir ve tüm yaşamında sadece onunla beraber olduğu aylarda ruhen yaşamıştır.
Kaynak: Maria Puder

Remarque, savaşlara katılan insanların bir kısmının bedenen öldüklerini, geri kalanların ise ruhen öldüklerini savunmaktadır bu romanında
Kaynak: Batı Cephesinde Yeni Bir Şey Yok

Jekyll'ın üzerinde çalıştığı kendi buluşu olan bir ilacı yine kendi üzerinde denemesiyle geceleri ruhen ve bedenen bir canavara dönüşmesi
Kaynak: Dr. Jekyll ve Bay Hyde (film, 1941)

müziğiyle donatılmış ve anlatımında bilinç akışı na rastlanan upuzun, gevşek olarak birbirine bağlanmış, ruhen ilham verici müzikal seyahatlerdir.
Kaynak: Van Morrison

Tanzimat döneminde izlenen yol "şekilde batılı, ruhen doğulu" bir tavırdır. Tanzimat'ın en fazla üzerinde durduğu konu eşitlik ilkesidir.
Kaynak: Osmanlıcılık

Kendisi gibi savaşın kurbanı olmuş, ruhen yaralı bu insanlara önüne geçilemez bir merhametle yardım etmeye çalışır. Konusu: 2. Dünya Savaşı
Kaynak: Budala (film, 1951)

Adolf Hitler, ülkenin aydınlık geleceği için bedenen, ruhen ve ahlaken iyi durumda olan bir gençliğin yetişmesi gerektiğini vurgulamaktadır
Kaynak: Nasyonal sosyalizm

civarında olmasının nedeni ancak o yaşlarda insan karakterinin böylesine zorlu şartlara ruhen dayanır hale geliyor olması ve tecrübe faktörüdür.
Kaynak: Macera yarışları

Sonunda Horus'un sadakati şekil değiştirdi; artık ruhen ve bedenen kaosa aitti ve İmparatorluk bünyesinde bir lider değişikliği planlamaya
Kaynak: Black Legion (Warhammer 40000)

Thomas Bernhard 'la karşılaştırılan düz yazılarında, ürkütücü, acımasız bir dünyanın, ruhen ve bedenen hasar görmüş kahramanlarına yer vermiştir.
Kaynak: Gert Hofmann

Korku edebiyatı ve sinemasında; ruhen terk edildikten (ve muhtemelen çürümeye başladıktan) sonra bir varlık tarafından kontrol altına
Kaynak: Hortlak

Ayrıca yüzyıllar boyunca ezilip horlanmış olan bir halk , böyle bir teşebbüse ruhen hazır değildi. Onlar Tanrıdan bir mucize gelerek
Kaynak: Tiberya Projesi

Babası Güneydoğu Anadolu 'da ölen, ağabeyi Cihan da askerlikten ruhen hasarlı döndüğünden annesi Sevgi onu askere göndermez, o da bu
Kaynak: Zenne (film)

Yakın Kelimeler

Google Reklamları

(Tahmin etmek için bir harf girin)