ruj anlamı Fr.rouge
Dudak boyası:§
"…en kuvvetli makyaj olarak dudaklarına ruj sürdü ve geceliğinin çıplak omuzlarına bir ince şal attı." -
Reşat Nuri Güntekin, Eski Hastalık, 111. § "
Ruj reklamlarıyla beyni yıkanan insana yazar kendi sesini nasıl duyuracak?"
-Adalet Ağaoğlu, Geçerken, 120. §
"Selmin'in dudaklarına ruj sürmek için Ferhat'tan müsaade koparmaya boş yere nasıl çalıştığını geçen kış kendisi bize anlatmıştı." -Peyami Safa, Yalnızız, 143. §
"Uçuk taşlı bir yüzük, pudra kutuları, rujlar, lavanta şişeleri..." -Ahmet Hamdi Tanpınar, Sahnenin Dışındakiler, 298. § "
…dudaklarında vişne rengi ruj…" -Elif Şafak, Mahrem, 92. § "
Sırtına bir entari geçirebilmek, dudağına bir tuTam ruj sürdürebilmek, mesele." -Attila İlhan, Kurtlar Sofrası, 297.