saat ne demek?
- 7 sözlük, 9 sonuç.BSTS / Bilgisayar Terimleri Karşılıklar Kılavuzu
saat anlamı
bakınız» zaman
bakınız» zaman
BSTS / Bilişim Terimleri Sözlüğü
saat anlamı İng. clock Fr. horloge
Düzenli zaman aralıklarında vuruşlar üreten elektronik çevrimi. Zamanuyumlu bilgisayarda her bir temel işlem saat vuruşlarına uygun biçimde gerçekleştirilir.
Düzenli zaman aralıklarında vuruşlar üreten elektronik çevrimi. Zamanuyumlu bilgisayarda her bir temel işlem saat vuruşlarına uygun biçimde gerçekleştirilir.
BSTS / Gökbilim Terimleri Sözlüğü
Saat anlamı İng. Horlogium, Hor. (Horlogii) Alm. Pendeluhr Fr. Horloge
Bir takımyıldızın adı.
Bir takımyıldızın adı.
saat anlamı İng. clock Alm. Uhr Fr. horloge
Zamanı gösteren araç.
Zamanı gösteren araç.
BSTS / Orta Öğretim Terimleri Kılavuzu
Saat anlamı Lat.Horologium Fr. horloge
(astronomi)
(astronomi)
Güncel Türkçe Sözlük
saat, -ti anlamı
is. 1. Bir günlük sürenin yirmi dörtte birine eşit, altmış dakikalık zaman dilimi, zaman parçası: "Beş altı mil ötedeki karşı kıyıya bir saatte varabilirdik ancak." -A. Erhat. 2. Vakit, zaman: "Oyuncular meyus olmayarak gene saati geldiği vakit perdelerini açtılar." -M. Ş. Esendal. 3. Bir işin yapıldığı belli bir zaman: Yemek saati. Kahvaltı saati. Uyku saati. Çalışma saati. 4. Günün hangi anı olduğunu gösteren alet: "Kolundaki krom saate göz attı." -R. H. Karay. 5. Sayaç: Elektrik saati. Su saati.
is. 1. Bir günlük sürenin yirmi dörtte birine eşit, altmış dakikalık zaman dilimi, zaman parçası: "Beş altı mil ötedeki karşı kıyıya bir saatte varabilirdik ancak." -A. Erhat. 2. Vakit, zaman: "Oyuncular meyus olmayarak gene saati geldiği vakit perdelerini açtılar." -M. Ş. Esendal. 3. Bir işin yapıldığı belli bir zaman: Yemek saati. Kahvaltı saati. Uyku saati. Çalışma saati. 4. Günün hangi anı olduğunu gösteren alet: "Kolundaki krom saate göz attı." -R. H. Karay. 5. Sayaç: Elektrik saati. Su saati.
Türkçe - İngilizce
saat anlamı
isim
1) hour
2) clock
3) watch
4) timer
5) ticker
6) meter
7) horologe
zarf
1) o'clock
isim
1) hour
2) clock
3) watch
4) timer
5) ticker
6) meter
7) horologe
zarf
1) o'clock
Türkiye Türkçesi Ağızları Sözlüğü
saat anlamı
(< Ar. sâ'ât) saat
(< Ar. sâ'ât) saat
saat anlamı
( < Ar.sâ'at) Saat // vahit saat: vadesi belli tarih, saat; tayin olunan zaman
( < Ar.sâ'at) Saat // vahit saat: vadesi belli tarih, saat; tayin olunan zaman
saat eş anlamlısı
sayaç
is. Hava gazı, elektrik, su vb.nin kullanılan miktarını veya mekanik etkilenmeleri ölçen alet, saat.
is. Hava gazı, elektrik, su vb.nin kullanılan miktarını veya mekanik etkilenmeleri ölçen alet, saat.
vakit
is. 1. Zaman: "Mevsim mütehayyil, vakit akşamdı Bebek'te." -Y. K. Beyatlı. 2. Bir işe ayrılmış veya bir iş için alışılmış saatler: Yemek vakti. Şimdi bunun vakti değil. 3. Çağ: Vaktin bilginleri. 4. Belirlenmiş olan zaman: "Kâhya - vakit gayri Süleyman, haber saldık gelecekler, pamuklar da kıvamına geldi - demişti." -S. Kocagöz. 5. Zaman anlatan kelimelere belirtilen durumunda geldiğinde "iken" anlamı veren bir söz. 6. mec. Geçim, para bakımından elverişli durum: Onun bu kadar para vermeye vakti yok.
is. 1. Zaman: "Mevsim mütehayyil, vakit akşamdı Bebek'te." -Y. K. Beyatlı. 2. Bir işe ayrılmış veya bir iş için alışılmış saatler: Yemek vakti. Şimdi bunun vakti değil. 3. Çağ: Vaktin bilginleri. 4. Belirlenmiş olan zaman: "Kâhya - vakit gayri Süleyman, haber saldık gelecekler, pamuklar da kıvamına geldi - demişti." -S. Kocagöz. 5. Zaman anlatan kelimelere belirtilen durumunda geldiğinde "iken" anlamı veren bir söz. 6. mec. Geçim, para bakımından elverişli durum: Onun bu kadar para vermeye vakti yok.
zaman
is. (zama:nı) 1. Bir işin, bir oluşun içinde geçtiği, geçeceği veya geçmekte olduğu süre, vakit: "Zaman geçtikçe hafifleyecek yerde, daha ziyade ağırlaşan bir vicdan azabı duyarım." -Ö. Seyfettin. 2. Bu sürenin belirli bir parçası, vakit: "Efendiler, az söylemek çok yapmak zamanı gelmiştir." -A. İlhan. 3. Belirlenmiş olan an. 4. Çağ, mevsim: Gül zamanı. Çocukluk zamanı. 5. Bir işe ayrılmış veya bir iş için alışılmış saatler, vakit. 6. Dönem, devir: "Dedelerimizin zamanında burada bir kral yaşardı." -R. Mağden. 7. gök b. Olayların oluş ve akış sırasını belirleyen, düzenli ve dönemli gök olaylarını birim olarak kullanan sanal bir kavram. 8. db. Fiillerin belirttikleri geçmiş zaman, şimdiki zaman, gelecek zaman, geniş zaman kavramı: Geldi, gelmiş, geliyor, gelecek, gelir. 9. jeol. Yer kabuğunun geçirdiği gelişimde belirlenen ve fosillere göre dörde ayrılan geniş evrelerden her biri.
is. (zama:nı) 1. Bir işin, bir oluşun içinde geçtiği, geçeceği veya geçmekte olduğu süre, vakit: "Zaman geçtikçe hafifleyecek yerde, daha ziyade ağırlaşan bir vicdan azabı duyarım." -Ö. Seyfettin. 2. Bu sürenin belirli bir parçası, vakit: "Efendiler, az söylemek çok yapmak zamanı gelmiştir." -A. İlhan. 3. Belirlenmiş olan an. 4. Çağ, mevsim: Gül zamanı. Çocukluk zamanı. 5. Bir işe ayrılmış veya bir iş için alışılmış saatler, vakit. 6. Dönem, devir: "Dedelerimizin zamanında burada bir kral yaşardı." -R. Mağden. 7. gök b. Olayların oluş ve akış sırasını belirleyen, düzenli ve dönemli gök olaylarını birim olarak kullanan sanal bir kavram. 8. db. Fiillerin belirttikleri geçmiş zaman, şimdiki zaman, gelecek zaman, geniş zaman kavramı: Geldi, gelmiş, geliyor, gelecek, gelir. 9. jeol. Yer kabuğunun geçirdiği gelişimde belirlenen ve fosillere göre dörde ayrılan geniş evrelerden her biri.
"saat" için örnek kullanımlar
İki renktaş Kadir Has Stadı'nda saat 16.00'da karşı karşıya gelecek.
Two renktaş Kadir Has Stadium at 16.00 and will face.
Kaynak: sporx.comİlk yarısı golsüz sona eren maçın golleri son yarım saat içinde geldi.
The match ended goalless first half goals came in the last half an hour.
Kaynak: trtspor.com.trİlk yarım saat içinde Ronaldo'nun bir de şutu direkten döndü.
Ronaldo returned to pole a shot in the first half hour.
Kaynak: goal.comSaat 19.00'da başlayacak mücadeleyi Cüneyt Çakır yönetecek.
At 19.00 Cuneyt Cakir lead the fight will begin.
Kaynak: radikal.com.tr24 saat esaslı saatler en az 15. yüzyıldan bu yana kullanıla gelmiştir. Saatlerin zaman göstermek dışında da işlevleri bulunmaktadır.
Kaynak: Saat (zaman)
Kaynak: Saat (zaman)
Kilowatt saat veya kilowatt-saat, (sembolü: kW·h, kW h), 1000 watt saat veya 3.6 megajoule 'e eşdeğer bir enerji birimidir. gücün saat
Kaynak: Kilowatt saat
Kaynak: Kilowatt saat
Kilometre bölü saat (km/h ya da kmh şeklinde de gösterilir), hız veya sürat birim i. Bir cismin 1 saat boyunca aldığı yolu ifade eder.
Kaynak: Kilometre bölü saat
Kaynak: Kilometre bölü saat
Bir amper-saat veya amp-saat (sembolü Ah , A·h, A h), elektriksel yük ün bir birimidir ve miliamper-saat (mAh) ve miliamper saniye (mAs)
Kaynak: Amper-saat
Kaynak: Amper-saat
5.2 şiddetindeki 1974 İzmir Depremi sırasında hasar alan kulenin saat kadranları üzerindeki son kat yıkılmış ve saat depremin oluş saati
Kaynak: İzmir Saat Kulesi
Kaynak: İzmir Saat Kulesi
Moleküler saat, moleküler saat hipotezi (MSH) temelinde, jeolojik geçmişte iki tür ün veya diğer takson ların birbirinden ne zaman
Kaynak: Moleküler saat
Kaynak: Moleküler saat
Elektronik saat, çok küçük pilli saat lerdir. Kol saatleri,elektronik saatler grubuna girer.Pil leri minik ve yuvarlaktır. Pilleri bittiğinde
Kaynak: Elektronik saat
Kaynak: Elektronik saat
Büyük Saat Türkiye 'deki en uzun saat kulesidir ve uzunluğu 32 metredir. Saat kulesi tam olarak Ali Münif Caddesi 'nde bulunur.
Kaynak: Büyük Saat
Kaynak: Büyük Saat
Dolmabahçe Saat Kulesi, Bezmi Alem Valide Sultan Camii ile Dolmabahçe Sarayı 'nın Saltanat Kapısı arasında yer alan saat kulesi. 1890 -1895
Kaynak: Dolmabahçe Saat Kulesi
Kaynak: Dolmabahçe Saat Kulesi
Saat süreyi ölçmek için kullanılan alettir. Ayrıca 60 dakikalık zaman dilimine de saat adı verilir. Saat şu anlamlara da gelebilir:
Kaynak: Saat (anlam ayrımı)
Kaynak: Saat (anlam ayrımı)
Yakın Kelimeler
Google Reklamları
(Tahmin etmek için bir harf girin)
