saçmalamak anlamı (nsz) Anlamsız, gereksiz, tutarsız, saçma sapan sözler söylemek veya bu tür davranışlarda bulunmak, abuklamak: "Konuşması büsbütün dağıldı, tutarsızlaştı. Artık saçmalıyor." -A. İlhan.
Türkçe - İngilizce
saçmalamak anlamı fiil 1) drool 2) bullshit 3) twaddle 4) talk nonsense 5) piffle 6) drivel 7) gas 8) talk wild 9) blather 10) blether 11) flap 12) yap 13) waffle 14) rot 15) rave 16) gab 17) blah-blah kelime öbeği 1) talk through one's hat
anlamsız sf. Anlamı olmayan, önemli bir şey anlatmayan, manasız.
gereksiz sf. 1. Gereği olmayan, yararsız, lüzumsuz: "Bizim aramızda, birbirimiz hakkında çok şey bilmek gereksiz olduğu gibi tehlikelidir de." -R. Mağden. 2. zf. Boş yere.
tutarsız sf. Tutarlı olmayan, aralarında çelişki bulunan, insicamsız: "Tutarsız her olayı, her davranışı alaturkadır diyerek Doğu'ya yükledik." -N. Cumalı.