Gorey edebi
saçmalık ve sürrealizm akımı içerisinde bulunmaktadır.
Gorey is in a flow of literary nonsense, and surrealism.
Kaynak: techno-labs.comVeriler
saçmalık dışarı çıkın bakın bi her taraf işsiz kaynıyor.
Data refer to exit the crap out of each party bi swarming unemployed.
Kaynak: finans.mynet.comVanlılar sizi sevmiyor demiş biride diğerleride demiş
saçmalık..
One of the others are not like you said, he said the people of Van nonsense ..
Kaynak: ensonhaber.comBu maçı seyircisiz oynamamız tamamen
saçmalık.
Spectators to play this game is absolute nonsense.
Kaynak: spor.mynet.comDawn bir anahtar olduğunu öğrendiğinde, önce çok etkilenmiş, günlüklerini yakmış (günlüklerinin tamamen
saçmalık olduğunu düşünmüştür)
Kaynak: Dawn SummersKimilerince ince mizah anlayışının en iyi örnekleri, kimilerine göre ise tam bir
saçmalık olan (ilk yoruma katılanlar ezici çoğunlukta)
Kaynak: Brazil (film)Diğer çocuklardan fazla zekiydim, bize öğrettikleri bu
saçmalık beni sıkıyordu... Lanet olası beceriksizler. Hepsi birbirinin aynı.
Kaynak: Hacker manifestosuKonferansın sonunda, salonda en arkalarda oturan ufak tefek yaşlı bir kadın yerinden kalkar ve "Bütün bu anlattıklarınız
saçmalık.
Kaynak: Sonsuz Regresyonkilla Hakan'ın her zaman söylediği bir söz ; rap denen
saçmalık sadece rock'ın ne kadar değerli olduğunu göstermek için var .
Kaynak: Killa Hakaniçgüdüler arasındaki karşıtlık, burada da ortaya çıkar; ama Moliere seyirciye neşeli bir gülünçlüğü değil,
saçmalık ve sakinliği hissetirir.
Kaynak: MolièreKonu: Ted "Bu
saçmalık." der. Ve orada bozuşup ayrılırlar. Ted eve gelip Marshall'la konuşur. Marshall yaptıklarının yanlış olduğunu
Kaynak: Cupcake (How I Met Your Mother)vermesini, bazıları gerçekle bağdaşmayan bir
saçmalık olduğuna ve bunun liberettonun bir zayıflığına atfederlerse de birçok yorumcular bunun 19.
Kaynak: Yarasa (operet)Buffy Andrew'un yaptığının
saçmalık olduğunu ve birinin ona hak vermesini söyler. Oysa herkes bu kasetlerin gelecek nesiller için faydalı
Kaynak: StorytellerSık sık genel anlatı metnin dışına çıkan Hohler, geçmiş tarih gözlemciliği ile absürd yani benzersiz bir
saçmalık eğilimine işaret eder.
Kaynak: Franz Hohleryollarına devam ettiler fakat Suge Knight gruba ait parçaları kendi adı altında yayınlayınca Daz Dillinger bu olayı
saçmalık olarak nitelendirdi.
Kaynak: Tha Dogg Poundİlk önce bunu
saçmalık diye algılasa da, bir süre sonra Karen gerçeğin farkına varır. Blade'in ise şimdi başı daha büyük derttedir.
Kaynak: Blade (film)Çekçe 'de olan švejkovina, švejkovat ("şvayklamak"), švejkárna (askeri
saçmalık), vb. kelimeler, Şvayk'ın aptallığı ve düzen yıkıcılığının
Kaynak: Aslan Asker ŞvaykDoctor onlara bunun bir
saçmalık olduğunu açıklamaya çalışırken öfkeli hali bir kez daha görünmüştür. 4.sezon'un final bölümü Journey's End
Kaynak: Onuncu DoktorKuramın mantıksal dizini, Parmenides 'in "eğer dil bir
saçmalık değilse, sözcükler bir anlam taşımalıdır. Üzerinde konuşulsun veya
Kaynak: İdealar kuramıŞu anki sistemi koruyarak bize her zaman verdiğinden başka bir şey vermesini beklemek
saçmalık değil mi? | 200px | Rhonda Swan | Palm
Kaynak: Zeitgeist Hareketifirması bu özelliklere sahip bir uçağın o anda ellerinde bulunan motorlarla yapılamayacağını iddia etti ve projenin bir
saçmalık olduğunu söyledi.
Kaynak: Mitsubishi A6MEditörü Luna Lovegood 'un babası olan Dırdırcı dergisini bir "
saçmalık" olarak nitelendiren Hermione, Luna'yla oldukça zıt fikirlidir.
Kaynak: Hermione Granger