sağlamak anlamı
tekeffül etmek.

sağlamak anlamı Osm. isbât etmek Fr. prouver
(matematik)

sağlamak anlamı
(I) (-i) 1. Bir işin olması için gerekli durumu, şartları hazırlamak, temin etmek: "Biz bu ihtiyara son günlerinde hiç aklından geçirmediği bir saadet sağladık." -H. Taner. 2. Elde etmek, sahip olmak: "... o sevimli yavru hâliyle sağladığı sempatinin büyük bir kısmını yitirmişti." -Y. N. Nayır. 3. mat. Bir işlemin doğruluğunu ortaya koymak.

sağlamak anlamı
(II) (nsz) Öndeki aracın sağından ilerleyerek önüne geçmek.

sağlamak anlamı
Sağlamlaştırmak, sağlama bağlamak.

sağlamak anlamı
fiil
1) provide
2) ensure
3) supply
4) make
5) provision
6) maintain
7) assure
8) obtain
9) keep
10) secure
11) provide with
12) cater
13) implement
14) carry
15) furnish
16) yield
17) cater for
18) enlist
19) procure
20) accommodate
21) derive
22) purvey
23) suck
24) fix
25) fend for
26) extract
27) lay in
28) lay on
29) arm
30) fix up
31) get out of
32) come in
33) find
34) accommodate with

sağlamak anlamı
Kaçmak : Parayı alınca sağladı.

Piraziz -Giresun

sağlamak anlamı
Birinin yiyecek ya da içecek parasını ödemek, ısmarlamak.

-Gaziantep
*Koyulhisar -Sivas

sağlamak anlamı
Bitirmek, sona erdirmek, başarılı olmak.

*Antakya -Hatay

sağlamak anlamı
Makara ya da yumaktaki iplik ve iplerin bir ucundan tutarak bunların bir bülümünü ya da hepsini boşaltmak, çözmek

Peşman *Daday -Kastamonu
-Amasya
Nefsiköseli *Görele -Giresun

sağlamak anlamı
Duraklamak, dinmek: Yağmur biraz sağladı.

Pınarlıbelen *Bodrum Muğla

sağlamak anlamı
Yumak, makara vb. çözülmek, boşanmak

Çorum