sakin
sf. (sa:kin) 1. Hareket etmeyen, kımıldamayan. 2. Durgun, dingin. 3. Sessiz: "Dinlenmek için otelimizden daha sakinini bulacağınızı ummam." -S. F. Abasıyanık. 4. Kimseyi rahatsız etmeyen, kızgınlık göstermeyen. 5. Huysuzluğu, rahatsızlığı azalmış veya geçmiş: "Sesi dinlediği müddetçe sakin ve uslu duruyordu." -Y. K. Karaosmanoğlu. 6. Bir yerde oturan: "Öğle uykusuna dalmış yalı sakinleri. Rehavet çökmüş." -A. Dino.

2011 yılında 350 milyon dolarlık yatırımı sessizce, sakince hayata geçirdik.Kaynak: e-karaman.com

Biz sakince onların taraftarlarına hazırlanmalıyız.Kaynak: ankarahaber.com

Sakince ve mantıklıca hazırlanacağız.Kaynak: trtspor.com.tr

Button için işler biraz daha farklı çünkü o aslında bu işi Hamilton varken yapmaya başlamıştı sakince.Kaynak: trf1.net

Bu küçük yüzgeçler neredeyse saydamdır ve su üzerinde sakince ilerlerken yüzgeçlerini ince ince dalgalandıkları için zor farkedilirler, bu
Kaynak: Yapraklı deniz ejderi

Paranoid şizofreni bozukluğunu ağir derecede yaşayan müzisyen, trompetini çalmadığı anlarda, sahnede boynu bükük sakince bekler.
Kaynak: Tom Harrell

Herkes Cartman'da bir şok etkisi görmeyi beklerken Cartman sakince "Biliyorum." der ve cani planını anlatır; Dün akşam Scott'ın ailesi
Kaynak: Scott Tenorman

Görevinin ilk haftasında, anarşist Auguste Vaillant 'ın bombalı saldırısı karşısında sakince söylediği “Messieurs, la séance continue
Kaynak: Charles Dupuy

Ancak Ben kendisinden emindir ve sakince araba kullanmaktadır... ta ki, önüne iki kadın ve inekleri çıkıncaya kadar. Bir an Benjamin
Kaynak: Doc Hollywood

Costello tavrını hiç bozmadan oradan sakince uzaklaşır ve silahını nehre atar. Sabıkalı olduğu için diğer şüphelilerle bereber polis
Kaynak: Kiralık Katil (film, 1967)

Ribbentrop sakince dedi ki: "Tanrı Almanya'yı korusun. Tanrım ruhuma merhamet et. Son arzum Almanya'nın birlik ve barış uğruna, Doğu ve
Kaynak: Joachim von Ribbentrop

Ağır derecede yara alındığında ölmemek için yapılması gereken şey; uygun bir yerde sakince beklemek ve kendimize gelmek. Çok oyunculu
Kaynak: Call of Duty 2

Tercihen oyuncu pata yaparken siz green dışında sakince sıranızı bekleyiniz. Genelde insanlar oyunda bencil davranırlar. Sıranın hemen
Kaynak: Golf

Bir pazar günüdür,Hicks evinde sakince oturmuşdur ve güzel bir tatil gününüde planlamışdır fakat işler yolunda gitmeyecekdir.
Kaynak: Tezgahtarlar (film)

isyancı kesiminin öldürülmesi ile yaratılan böyle bir kanama devrimi geciktirebilir… Eski toplumun bu devrimden önce sakince geçecek 20 yılı var…”
Kaynak: Paris Komünü

Çocuklar misafirlerin gözlemi altında yemeklerini sakince yer bitirir sofralarını kaşdırır. Bunları gözeten Fero Şa tüm cemaate döner ve
Kaynak: Sarıyayla, Nazımiye

Batıda yükselen dağlara doğru sakince bakan Parrado dışında hepsi ağlıyordu. Gustavo Coco Nicolich uçaktan çıkıp geldiğinde suratlardaki
Kaynak: Uruguay Hava Kuvvetleri'nin 571 sefer sayılı uçuşu

Kaçırdıktan sonra, O'Sullivan sakince titreyen eliyle Hendry'nin yanına gitmiş (Ona "Yeterince var, birleştir." demiştir.) ve maçın
Kaynak: Ronnie O'Sullivan

Bu yüzden sakince Salamis'de muharebeye girmeyi kabul ettiler Böylece Grek İttifakı Donanması bir gün sonra girişilecek muharebenin
Kaynak: Salamis Deniz Muharebesi