Sözce'de sorgulama yapmak için bir kelime girin

samimiyetle ne demek?

- 1 sözlük, 1 sonuç.

Güncel Türkçe Sözlük

samimiyetle anlamı
zf. (samimiye'tle) 1. Karşısındakine güvenerek, kendine yakın bularak. 2. Doğru bir biçimde.

"samimiyetle" için örnek kullanımlar

Genç Engelliler'in ADS ve futbolla ilgili sorularını da samimiyetle yanıtladı.

Young Engelliler'in ADS and football related sincerely answered the questions.

Kaynak: adanamedya.com

Diğer şirketleri de WEPs'e imza atmaya ve bu ilkeleri samimiyetle hayata geçirmeye davet ediyoruz'' diye konuştu.

Other companies WEPs'e invite you to sign and to implement these principles,'' he said sincerely.

Kaynak: usasabah.com

Ben inanıyorum. Samimiyetle şunu söyleyeyim; Malatya'nın eski güzel günlerine dönmesi çok uzak olmayacaktır.

I believe. Sincerely tell you this; Malatya will not be too far away to return to the good old days.

Kaynak: haberx.com

Komşularımızın üstüne samimiyetle gidiyor bunları çözüp geleceğe bakmak için yoğun gayret gösteriyoruz.

Our neighbors on top of them is going to sincerely strive hard to look to the future solves.

Kaynak: netgazete.com

Îman (Arapça : إيمان‎), Etimolojik olarak güvenmek ve samimiyetle inanmak anlamlarına gelir. Kuran 'da sadece bir olan Allah'a ve
Kaynak: İman

Adını, Allah'ın kendisine samimiyetle inanan ve tövbe edenleri affedeceğini bildirdiği 104. ayetinden almaktadır. Tevbe Suresi, Mekkeli
Kaynak: Tevbe Suresi

Mıntzuri yazılarını köye ve köylüye özgü sadelik ve samimiyetle yazmıştır. Ermenice, Türkçe, Fransızca ve İngilizce'nin anlatım
Kaynak: Hagop Mıntzuri

Heyecanlıyız, çünkü bu defa hedefe ulaşacağımıza samimiyetle inanıyoruz. Türkiye özünde bir olimpiyat ülkesidir. Meşale bu ülkeye çok
Kaynak: İstanbul 2020 Yaz Olimpiyatları adaylığı

daha kolaydır ve Muhafazakar Hahamlar Kurulu, "samimiyetle Yahudiliği seçenlere cemaatin kapısı tüm içtenliğiyle açıktır" diye karar almıştır
Kaynak: Kim Yahudidir?

Çok zengin olmamasına rağmen, müşfikçe sınıfında ve samimiyetle evinde ağırladığı, danışmanlık ve öğretmenlik yaptığı bir müzisyen için
Kaynak: Andre Gedalge

Ama şunu samimiyetle söyleyebilirim: Ben bu romanı aşkla yazdım, aşkla okunmasıdır temennim. Kitabın Kapağı: Aşk romanının kapağında fotoğraf
Kaynak: Aşk (roman)

niteliklerin de gözlenebildiği bir filmdi: Sağlam bir sinema dili, oyuncu yönetimindeki başarı ve toplumsal bir tezin samimiyetle irdelenmesi.
Kaynak: Sidney Lumet

aynı zamanda tüm politik görüş farklılıklarının ötesinde sıkıca ve samimiyetle birbirine bağlanmış homurdanan tek bir parazit… Yahudiler'in
Kaynak: Mihail Bakunin

korunmasıyla samimiyetle ilgilenen” Türkiye, Afganistan ve Çin Cumhuriyetinin davet edilmemiş olmasından ötürü üzüntülerini bildirmişlerdir.
Kaynak: Kellogg-Briand Paktı

Türk milleti, bu güzel çocuğunu şüphesiz samimiyetle tebrik eder. Cumhuriyet gazetesi bu meselede Türk ırkının diğer dünya milletleri
Kaynak: Keriman Halis

Bu samimiyetle düğünlerde halaylar kolkola çok samimi geçer. Batumdan göç ile gelen gürcü kültürüne yakın oldukları için köy gürcü örf
Kaynak: Balaban, İzmit

Eski dönemlerde düğünler en güzel şekilde samimiyetle, sevgiyle yapılırdı. Hatır-gönül ağır basardı. Yağmur çok yağdığında batıl bir inanç
Kaynak: Yukarıkızılöz, Kadışehri

Psikolojide: Aşk ilk önce samimiyetle başlar. Aslında en başlangıç aşaması hoşlanma ve beğenmedir. Sonra samimiyet ön plana çıkar.
Kaynak: Aşk

Yakın Kelimeler

Google Reklamları

(Tahmin etmek için bir harf girin)