Fakat dünyaya
satabilmek için limanımız yok.
But the world do not have to sell our port.
Kaynak: medya73.comFakat dünyaya
satabilmek için limanı yok.
But do not harbor the world to sell.
Kaynak: haberciniz.bizValencia oyuncusunu
satabilmek için Tottenham'ın en az 20 milyon poundluk bir teklif vermesi gerektiğini belirtmişti.
Valencia players to sell at least 20 million pounds of Tottenham said it should give an offer.
Kaynak: sporx.comŞebeke sahte ziynet eşyalarını kuyumculara kolaylıkla
satabilmek için, maddi durumu iyi olmayan işsiz kadınları seçtikleri bildirildi.
Easily be able to sell fake jewelery jewelers network stuff, not a good financial situation of unemployed women reported that they choose.
Kaynak: yasam.bugun.com.trFasulyemiz İnegöl pazarlarında o kadar meşhurdur ki pazarcı vatandaşlar her türlü fasulyeyi
satabilmek için Alibeyköy fasulyesi diye
Kaynak: Alibey, İnegölLucas'ın bunu yapmasının sebebi; projeyi stüdyoya
satabilmek ve filmin karakterlerinin ve dekorunun görüntüsünü belirlemekti.
Kaynak: Kutsal Hazine AvcılarıSadece Kurban Bayramlarında
satabilmek için sezonluk küçükbaş hayvan yetiştiriciliği yapılmaktadır. Daha çok, her hanede bir ya da iki
Kaynak: Hacıosmanlar, Serik