Şimdi bu ürünleri il dışına
satmak için pazar arayışı içindeyiz.
Now, the market for these products seek to sell out of the province.
Kaynak: timeturk.comKardemir bu projeyi uyguladı, fakat dünyaya
satmak için limanımız yok.
Kardemir implemented this project, but the world do not have to sell our port.
Kaynak: haber7.comDaha sonra ürünü
satmak için vatandaştan kredi kartı bilgisini istiyor.
Then the product you want to sell your credit card information from citizens.
Kaynak: posta.com.trHikayelerini
satmak için bağırmaları, alıcıya beğendirmeleri gerekiyor.
Crying to sell their stories to the buyer needs to endear.
Kaynak: blog.milliyet.com.trOyun, isteksiz alıcılara istenmeyen emlakları
satmak için birçok etik veya kanuni olmayan yola (yalanlardan ve dalkavukluktan rüşvete
Kaynak: Glengarry Glen RossRheinische Gasmotorenfabrik in Mannheim , 1883 yılında Karl Benz tarafından kurulan firma.1885'te dünyanın
satmak amacıyla üretilen ve
Kaynak: Benz & Cie.Müşterilere bilet rezervasyon u yapmak, bilet
satmak, otobüslerin geliş ve gidiş saatlerini düzenlemek, müşterilerin bavul ve eşyalarını
Kaynak: YazıhaneciBir Alıcı şirketin ve ona mal veya hizmet
satmak isteyen birden çok şirketin olduğu durumlarda kullanılır. Ulaşılmak istenen hedef, satıcı
Kaynak: E-İhalekadar yükselen ekip, Avrupa'daki başarısını birkaç yıl sürdürmüş, girdiği ekonomik sıkıntı yüzünden kilit oyuncularını
satmak zorunda kalmıştır.
Kaynak: Leeds United AFCBu yıldan sonra kulüp mali bir çıkmaza sürüklendi ve en iyi oyuncularını
satmak zorunda kaldı. 2004 yılında bir alt lige düştü ve iki yıl
Kaynak: ŠK Slovan BratislavaBenz 1885'te dünyanın
satmak amacıyla üretilen ve benzin motoruyla çalışan ilk otomobili olan Motorwagen'i üretti. Üç tekerlekli, önden
Kaynak: Karl Benzdükkânını her an temiz tutmak, daima taze ve kaliteli mal
satmak, günlük listeler çıkararak eksilen malların yerine yenisini getirmek ve en
Kaynak: BakkalAmerika Birleşik Devletleri temelli sigara üreticisi olan Philip Morris, aralarında Marlboro da olan çeşitli sigara markalarını
satmakKaynak: MarlboroAilesinin para kazanacağını umarak
satmak ister ama iş işten çoktan geçmiştir. Yumurta çatladığında karşısına bir ejderha yavrusu çıkar.
Kaynak: Eragon (film)Brehm yaşamı boyunca 15.000 kuş derisi içeren bir koleksiyon oluşturdu. Berlin Zooloji Müzesi 'ne bu koleksiyonu
satmak istese de başarılı
Kaynak: Christian Ludwig BrehmArkadaşı Solo'yu İmparator'a
satmak zorunda kalmıştır. Ödül avcısı Boba Fett , Han Solo 'yu karbon dondurucuyla dondurur ve Jabba the Hutt
Kaynak: Lando Calrissian1969'ta konan bir sözleşme kuralından sonra Universidad de Chile hayranların idolünü
satmak zorunda kalmıştı. Kariyerini Şili
Kaynak: Leonel Sánchezanılarının çarpıtılıp basitleştirileceğinden çekinerek önceleri film haklarını
satmak istememiş, ancak senaryo taslağını okuyunca ikna olmuştur.
Kaynak: Babam, RomulusFilmde halâ beyazların egemen olduğu bir Afrika dekorunda Dünyanın dört bir köşesindeki hayvanat bahçelerine
satmak üzere vahşi hayvan
Kaynak: Vahşi Avcılüks asaları ve gayet pahalı olan at arabası ile caka
satmak için gitmişken yine kendisi gibi gayet lüks bir araçtan inen lüks
Kaynak: Araba Sevdasısöz konusu ürünleri yasal fiyatın üstünde
satmak, alışveriş karnelerini çalmak ya da sahtelerini yapmak, belirli bir maldan belirli
Kaynak: KaraborsaBaşka bir halde de şarkı yazarları, şarkılarını bir sanatçı'ya
satmak veyahut da o sanatçının kayıt etmesi umuduyla gönderirler.
Kaynak: Demo (müzik)Şirket, bu oyunu
satmak amacıyla kurulmuştur. Sonrasında Paul ve Oliver kardeşlerin bu şirketle bağlantısı kopmuştur. Şu anda da Football
Kaynak: Sports InteractiveAktarılan resimleri 1878 yılında Paris 'te açılan "Evrensel Sergi"'de
satmak istiyordu. Fakat, bankerin planları gerçekleşmedi, resimler
Kaynak: Bir Köpek