huy is. 1. İnsanın yaradılış ve ruh özelliklerinin bütünü, mizaç, tabiat:
"Can çıktıktan sonra da huy, adamı kolay kolay terk etmiyor." -R. N. Güntekin. 2. Alışkanlık:
"Bu günden sonra geceleri dolaşma huyu edindim." -R. Mağden.
karakter is. 1. Ayırt edici nitelik. 2. Bir bireyin kendine özgü yapısı, onu başkalarından ayıran temel belirti ve bireyin davranış biçimlerini belirleyen, üstün ana özellik, öz yapı, ıra, seciye:
"Yıldız'ın iyi bir eğitimi, kuvvetli bir karakteri var." -A. Gündüz. 3. Bir kimsenin veya bir insan grubunun tutumu, duygulanma ve davranış biçimi:
"Pek uysal, tatlı, neşeli karakterine rağmen dostum kavgacıdır." -R. H. Karay. 4. Basımda harf türü. 5.
ed. Bir eserde duygu, tutku ve düşünce yönlerinden ele alınan kimse. 6.
fel. Bireyin kendi kendine egemen olmasını, kendi kendisiyle uyum içinde bulunmasını, düşünüş ve hareketlerinde tutarlı, sağlam kalabilmesini sağlayan özellikler bütünü.
yaradılış is. 1. Bir kimsede doğuştan bulunan vücut ve ruh özelliklerinin tümü, mizaç, huy, tıynet, cibilliyet:
"Yaradılışı gereği çapraşık olmayan durumları severdi o." -A. İlhan. 2. Bir şeyin yaratılırken kazanmış olduğu özellikler bakımından durumu, fıtrat, hilkat:
"Yılan kendini korumakta görünüyorsa bu, atlayıp kuşu tutmaya yaradılışının elverişli olmamasından." -M. Ş. Esendal.