semere ne demek?
- 3 sözlük, 3 sonuç.BSTS / Medeni Hukuk Terimleri Sözlüğü
semere anlamı
verim (Früchte, fruits), hukukî (medenî) ~: törel verim. tabiî ~: doğal verim.
verim (Früchte, fruits), hukukî (medenî) ~: törel verim. tabiî ~: doğal verim.
Güncel Türkçe Sözlük
semere anlamı
is. esk. 1. Yemiş, meyve, ürün. 2. mec. İstenilen sonuç, verim: "Sonunda bu zahmetli uğraşın semeresini görür gibi oldu." -A. Ümit.
is. esk. 1. Yemiş, meyve, ürün. 2. mec. İstenilen sonuç, verim: "Sonunda bu zahmetli uğraşın semeresini görür gibi oldu." -A. Ümit.
Türkçe - İngilizce
semere anlamı
isim
1) fruit
2) consequence
3) result
4) harvest
5) first fruits
6) firstling
isim
1) fruit
2) consequence
3) result
4) harvest
5) first fruits
6) firstling
semere eş anlamlısı
meyve
is. 1. bit. b. Bitkilerde çiçeğin döllenmesinden sonra yumurtalığın gelişmesiyle oluşan tohumları taşıyan, genellikle yenebilen organ, yemiş. 2. mec. Ürün, sonuç, kâr: "Mektebimizin şapirografla basılan haftalık Fidan'ında, en güzel meyve benim imzamdır." -Y. Z. Ortaç.
is. 1. bit. b. Bitkilerde çiçeğin döllenmesinden sonra yumurtalığın gelişmesiyle oluşan tohumları taşıyan, genellikle yenebilen organ, yemiş. 2. mec. Ürün, sonuç, kâr: "Mektebimizin şapirografla basılan haftalık Fidan'ında, en güzel meyve benim imzamdır." -Y. Z. Ortaç.
ürün
is. 1. Doğadan elde edilen, üretilen yararlı şey, mahsul. 2. mec. Eser: Cumhuriyet dönemi ressamlarının ürünleri sergilendi. 3. mec. Bir tutum veya davranışın ortaya çıkardığı şey. 4. kim. Türlü endüstri alanlarında ham maddelerin işlenmesiyle elde edilen şey.
is. 1. Doğadan elde edilen, üretilen yararlı şey, mahsul. 2. mec. Eser: Cumhuriyet dönemi ressamlarının ürünleri sergilendi. 3. mec. Bir tutum veya davranışın ortaya çıkardığı şey. 4. kim. Türlü endüstri alanlarında ham maddelerin işlenmesiyle elde edilen şey.
verim
is. 1. Çalıştırılan, işletilen, bakılan bir şeyin verdiği sonuç veya bu sonucun niceliği, mahsul, randıman: İşçilerin verimi. Makinenin verimi. Ağacın verimi. 2. Ortaya çıkan, istenilen, beklenilen sonuç, semere: "Yeni çıkan kitaplar, özellikle yerli yazarların verimleri öne geçiyor hep." -S. İleri.
is. 1. Çalıştırılan, işletilen, bakılan bir şeyin verdiği sonuç veya bu sonucun niceliği, mahsul, randıman: İşçilerin verimi. Makinenin verimi. Ağacın verimi. 2. Ortaya çıkan, istenilen, beklenilen sonuç, semere: "Yeni çıkan kitaplar, özellikle yerli yazarların verimleri öne geçiyor hep." -S. İleri.
yemiş
is. 1. Meyve: "Ben biraz zeytin, biraz salata, biraz patates, biraz da yemişle doyarım." -B. Felek. 2. hlk. İncir.
is. 1. Meyve: "Ben biraz zeytin, biraz salata, biraz patates, biraz da yemişle doyarım." -B. Felek. 2. hlk. İncir.
"semere" için örnek kullanımlar
Sahibine yetkinin nesnesi olan eşyadan getiri, meta, semere elde etme yetkisi verir. Kategori:Mülkiyet hukuku kategori:Roma hukuku
Kaynak: Fructus
Kaynak: Fructus
Adını, sırtında bulunan yeşil üzerine kahverengi renkli semere benzeyen lekeden alır. Bedenlerindeki çıkıntılar zehirle kaplı olduğu için
Kaynak: Semerli tırtıl
Kaynak: Semerli tırtıl
Karşılaştırma bağlaçları: Eyere de yakışır semere de. Gerek fakir gerek zengin olsun. Ha Kel Hasan ha Hasan kel. Hem suçlu hem güçlü.
Kaynak: Bağlaç
Kaynak: Bağlaç
Yakın Kelimeler
Google Reklamları
(Tahmin etmek için bir harf girin)
