Maçın ilk düdüğünde tribündeki omuz omuza gibi
sımsıkı.
Tight as the first whistle of the match tribündeki shoulder to shoulder.
Kaynak: bbc.co.ukBirisi ona
sımsıkı sarılsa, her halde ısınıverirdi.
Someone hug her tight, ısınıverirdi in any case.
Kaynak: blog.milliyet.com.trKeşke çaresizce uzanan Bamba'nın elini havada bırakacağına
sımsıkı sarılsaydın Onur.
I will leave helplessly in the air extending his hand tightly Bamba'nın sarılsaydın honor.
Kaynak: haber.gazetevatan.comHayata Allah'ın ipiyle
sımsıkı sarılan ve engel tanımayan engelsiz yüreklerle şiirin güzelliğinde buluşmak benim için ayrı bir gurur vesilesidir.
God knows no barrier and barrier rope to cling to life yüreklerle a separate source of pride for me to meet with the beauty of the poem.
Kaynak: gercekgundem.comAntik İyonya 'da bilimsel gelişme ve felsefe ile
sımsıkı bağı olan hekimlik gözdeydi. Bu gelişme Hippokrates ile doruğa ulaştı.
Kaynak: HipokratBu kişinin asıl bedeni ölse bile ruhunun bir parçası dünyaya
sımsıkı bağlı kalmış olacağından kişinin ruhu da yok olmaz. Büyücünün bütün
Kaynak: HortkulukBir logometre, bir bobinin manyetik alanında burulma olmadan hareket eden, birbirine
sımsıkı bağlı iki dikdörtgen çerçeveden meydana
Kaynak: LogometreGüreş başladıktan sonra, "koşbel almak" yani iki eli kavuşturarak rakibini sarmak ve
sımsıkı tutmak yasaktır. Yine bu güreşte ayaktan
Kaynak: Kuşak güreşleriOlay yerine gelen Avni, bir arbededen sonra öldürülmüş olduğu anlaşılan Kamelya'nın avucunda
sımsıkı şekilde bir kâğıt parçası tuttuğunu
Kaynak: Kamelya'nın ÖlümüAtaman'ın yazıp yönettiği bu karanlık cinayet öyküsü bizi eskiyle yeninin karşı karşıya geldiği bir dünyaya götürüp seyirciyi
sımsıkıKaynak: Kutluğ AtamanKültür: Köy halkı birbrine
sımsıkı baglıdır. Örf ve adetlere göre yaşam sürdürulmektedir. Bilinen yemekleri tarhana , helva , bazlama dır.
Kaynak: Cevizli, Seyitgaziolmayan Bedeviler, Lawrence'ın ve İngilizlerin Osmanlı 'ya karşı savaşma teklifini hemen kabul edecek ve aldığı desteğe
sımsıkı sarılacaktır.
Kaynak: Arabistanlı Lawrence (film)Çoban Ahmet'i kırmızı bağcık (ip) ile
sımsıkı bağladılar. Artık Ahmet için yaşama ümidi kalmamıştı. Bu hadisenin yaşandığı yerden
Kaynak: Yeşilyurt, Gazipaşamertebesine ulaşabilmiş eserlerin dinleyiciyi her şeyden önce ezgisel açıdan
sımsıkı kavradığını, düşündürdüğünü ama asla yormadığını ve ne
Kaynak: Tevfik Akbaşlıİnsanları her ne kadar eğitim görmemiş olsalarda geçmişten gelen gelenek ve göreneklere
sımsıkı bağlıdır. En büyük sıkıntı geçim olmasına
Kaynak: Altındere, BahçesarayDişi hayvan çiftleşmeye hazır olduğu zaman
sımsıkı yere tutunur. Erkek hayvanlar dişinin etrafında yeri kazarak ona yaklaşmaya çalışır ve
Kaynak: Dikenli karıncayiyengiller