sırt ne demek?
- 12 sözlük, 17 sonuç.BSTS / Anatomi Terimleri Sözlüğü
sırt anlamı Lat.dorsum
(Anatomi) Dorsum.
(Anatomi) Dorsum.
BSTS / Biyoloji Terimleri Sözlüğü
sırt anlamı İng. dorsal Lat.dorsum: sırt Alm.dorsal, Rücken Fr.dorsal
Bir hayvanın ya da hayvanın bir parçasının üst yüzeyi; yerde yatay duran bir canlının üst yüzeyi. Dorsal.
Bir hayvanın ya da hayvanın bir parçasının üst yüzeyi; yerde yatay duran bir canlının üst yüzeyi. Dorsal.
BSTS / Cimnastik Terimleri Sözlüğü
sırt anlamı İng. back Alm. Rücken Fr.dos
Gövdenin, ense ile kuyruksokumu arasındaki ve ayrıca cimnastikte bir devinim grubunun alanı olan bölümü.
Gövdenin, ense ile kuyruksokumu arasındaki ve ayrıca cimnastikte bir devinim grubunun alanı olan bölümü.
BSTS / Coğrafya Terimleri Sözlüğü
sırt anlamı İng. crest Alm. Kamm Fr. crête
Dağların ya da tepelerin üst bölümü.
Dağların ya da tepelerin üst bölümü.
BSTS / Orta Öğretim Terimleri Kılavuzu
sırt anlamı Osm. zahrî Fr. dorsal
(biyoloji, botanik)
(biyoloji, botanik)
BSTS / Su Ürünleri Terimleri Sözlüğü
sırt anlamı İng. dorsal
Bir organizmanın veya organizmanın bir parçasının üst yüzeyi, yerde yatay duran bir canlının üst kısmı, dorsal.
Bir organizmanın veya organizmanın bir parçasının üst yüzeyi, yerde yatay duran bir canlının üst kısmı, dorsal.
BSTS / Zanaat Terimleri Sözlüğü
sırt anlamı
(I) Çamaşır. (Gençali *Senirkent, Gedikli *Şarkikaraağaç -Isparta)
(I) Çamaşır. (Gençali *Senirkent, Gedikli *Şarkikaraağaç -Isparta)
sırt anlamı
(II) Düveni boyunduruğa bağlayan ucu demirli ağaç. (Yukarıkaşıkara *Yalvaç -Isparta)
(II) Düveni boyunduruğa bağlayan ucu demirli ağaç. (Yukarıkaşıkara *Yalvaç -Isparta)
BSTS / Zooloji Terimleri Sözlüğü
sırt anlamı İng. back Lat.dorsum Alm. Rücken Fr. dorsal
(karşılık: dorsal), (Lât. dorsum = sırt), Bir hayvan ya da hayvanın bir parçasının üst yüzeyi; yerde yatay duran bir canlının üst yüzeyi.
(karşılık: dorsal), (Lât. dorsum = sırt), Bir hayvan ya da hayvanın bir parçasının üst yüzeyi; yerde yatay duran bir canlının üst yüzeyi.
Divanü Lügati't-Türk
sırt anlamı
kıl, kalın kıl; bayır, yokuş, sırt, küçük dere
kıl, kalın kıl; bayır, yokuş, sırt, küçük dere
sırt anlamı
(Oğuz) bayır, yokuş, sırt, küçük dere
(Oğuz) bayır, yokuş, sırt, küçük dere
Güncel Türkçe Sözlük
sırt anlamı
is. 1. anat. Omurgalı veya omurgasız hayvanlarda boyundan kuyruk sokumuna kadar uzanan üst bölüm: "Arabacı katırın sırtına binmiş." -F. R. Atay. 2. anat. İnsanlarda boyundan bele kadar uzanan üst bölüm, göğüs karşıtı. 3. Kesici araçların kesmeyen kenarı: Bıçağın sırtı. 4. Dağların veya tepelerin üst bölümü: "Beşiktaş sırtları pırıl pırıl, aradaki boğaz parçası masmaviydi." -O. V. Kanık. 5. İnsanın üstü: "Ona ikinci rastlayışımda sırtında bir pardösü vardı." -H. Taner. 6. Bir şeyin üstü, üst bölümü. 7. Dikilmiş veya ciltlenmiş kitaplarda dikişin bulunduğu bölüm.
is. 1. anat. Omurgalı veya omurgasız hayvanlarda boyundan kuyruk sokumuna kadar uzanan üst bölüm: "Arabacı katırın sırtına binmiş." -F. R. Atay. 2. anat. İnsanlarda boyundan bele kadar uzanan üst bölüm, göğüs karşıtı. 3. Kesici araçların kesmeyen kenarı: Bıçağın sırtı. 4. Dağların veya tepelerin üst bölümü: "Beşiktaş sırtları pırıl pırıl, aradaki boğaz parçası masmaviydi." -O. V. Kanık. 5. İnsanın üstü: "Ona ikinci rastlayışımda sırtında bir pardösü vardı." -H. Taner. 6. Bir şeyin üstü, üst bölümü. 7. Dikilmiş veya ciltlenmiş kitaplarda dikişin bulunduğu bölüm.
Türkçe - İngilizce
sırt anlamı
isim
1) back
2) ridge
3) saddle
4) shoulder
sıfat
1) dorsal
ön ek
1) dors-
2) dorso-
isim
1) back
2) ridge
3) saddle
4) shoulder
sıfat
1) dorsal
ön ek
1) dors-
2) dorso-
Türkiye Türkçesi Ağızları Sözlüğü
sırt anlamı
Giysi.
Giysi.
*Eğridir -Isparta
Kırıklı *Karaisalı, İncirlik, Yolgeçen -Adana
-Antalya
Ortaca -Muğla
sırt anlamı
Sırt, arka
Sırt, arka
Doğu Trakya
sırt anlamı
< ET sırt: sırt; tepe. || sirt
< ET sırt: sırt; tepe. || sirt
sırt anlamı
Giyecek, giysi
Giyecek, giysi
Adana, Osmaniye
sırt zıt anlamlısı
göğüs
is. 1. Vücudun boyunla karın arasında bulunan ve kalp, akciğer vb. organları içine alan bölümü, sine. 2. Bu vücut bölümünün ön tarafı, sırt karşıtı: "Genç ve meçhul kadın çocuğunu göğsüne basarak girdi." -A. Gündüz. 3. Bu bölümün içindeki organlar. 4. mec. Meme: "Vücudumun etliliğinden, göğsümün dolgunluğundan, elbiselerim dar gelirdi." -S. M. Alus.
is. 1. Vücudun boyunla karın arasında bulunan ve kalp, akciğer vb. organları içine alan bölümü, sine. 2. Bu vücut bölümünün ön tarafı, sırt karşıtı: "Genç ve meçhul kadın çocuğunu göğsüne basarak girdi." -A. Gündüz. 3. Bu bölümün içindeki organlar. 4. mec. Meme: "Vücudumun etliliğinden, göğsümün dolgunluğundan, elbiselerim dar gelirdi." -S. M. Alus.
"sırt" için örnek kullanımlar
Sırt dekolteli kırmızı elbisesi güzel oyuncuya çok yakışmıştı.
Cut back to a nice player too wore a red dress.
Kaynak: stargundem.comBüyük ilgi gösterilen konsere; Avşar'ın sırt dekoltesi damga vurdu.
Shown great interest in the concert; Avsar was marked by low-cut back.
Kaynak: takvim.com.trHadise, derin sırt dekolteli elbisesiyle bakışları üzerinde topladı.
Hadise dress with a deep cut back on the collected gaze.
Kaynak: haberedikkat.com''Ancak ekonomik krizin halen devam ettiği Avrupa pazarına da sırt çevirmiyoruz.
'' But in the back of the economic crisis still not up to the European market.
Kaynak: ekonomi.haber7.comSırt üstü yüzme suyun üzerinde sırt üstü yatarak yapılmaktadır. Eller baş hizasına gelir ve geriye doğru ayaklar yardımıyla ilerlenir.
Kaynak: Sırtüstü yüzme
Kaynak: Sırtüstü yüzme
Domuz pastırması (İngilizce : Bacon), domuz un sırt, karın veya döşünden elde edilen pastırma . İki çeşidi sözkonusudur. Sırt bölgesine
Kaynak: Domuz pastırması
Kaynak: Domuz pastırması
Çenesiz balıklar ya da çenesizler (Agnatha), notokorda (sırt ipliği) çubuk biçiminde omurga ları kıkırdak yapısında olan çeneleri ve
Kaynak: Çenesiz balıklar
Kaynak: Çenesiz balıklar
Hâlsizlik ya da bitkinlik, aşırı yorgunluk tan, baş ağrısı ndan, sırt ağrılarından, hazımsızlık tan veya huzursuzluk sonucu ortaya çıkan
Kaynak: Hâlsizlik
Kaynak: Hâlsizlik
Şeritli engerek (Vipera xanthina), engerekgiller (Viperidae) familyasından sırt bölgesi genel olarak kül renginde ya da grimsi kahverengi
Kaynak: Şeritli engerek
Kaynak: Şeritli engerek
Siyah uçlu resif köpekbalığı (Carcharhinus melanopterus), kolaylıkla (birinci sırt yüzgeci ve kuyruk yüzgeci özellikle) kendi yüzgeçleri
Kaynak: Siyah uçlu resif köpek balığı
Kaynak: Siyah uçlu resif köpek balığı
130 santimetre yüksekliğinde 54 kilogram ağırlığında olan robot, sırt çantası giymekte olan bir astronot görünümündedir ve iki ayak
Kaynak: ASIMO
Kaynak: ASIMO
Yakın Kelimeler
(Tahmin etmek için bir harf girin)
