şatır ne demek?
- 6 sözlük, 11 sonuç.BSTS / Tarih Terimleri Sözlüğü
şatır anlamı
Tören ve alaylarda gösterişi artırmak için padişahın, vezirin yanlarında yürüyen görevliler.
Tören ve alaylarda gösterişi artırmak için padişahın, vezirin yanlarında yürüyen görevliler.
Güncel Türkçe Sözlük
şatır anlamı
sf. (şa:tır) esk. 1. Neşeli, keyifli, şen. 2. tar. Tören ve alaylarda padişahın, vezirin yanında yürüyen görevliler.
sf. (şa:tır) esk. 1. Neşeli, keyifli, şen. 2. tar. Tören ve alaylarda padişahın, vezirin yanında yürüyen görevliler.
Kişi Adları Sözlüğü
Şatır anlamı Köken: Ar.
Söyleyiş: (şa:tır) Cinsiyet: Erkek
Neşeli, şen.
Söyleyiş: (şa:tır) Cinsiyet: Erkek
Neşeli, şen.
Türkçe - İngilizce
şatır anlamı
isim
1) satyr
isim
1) satyr
Türkiye Türkçesi Ağızları Sözlüğü
şatır anlamı
Güzel.
Güzel.
-Denizli ilçe ve köyleri
*Kuşadası, -Aydın
*Menemen -İzmir
-Muğla ilçe ve köyleri
şatır anlamı
İvedi (koşma için).
İvedi (koşma için).
*Mucur -Kırşehir
şatır anlamı
Fırının önünde çalışan, pişirici.
Fırının önünde çalışan, pişirici.
-Diyarbakır
şatır anlamı
Güzel, tatlı, canayakın.
Güzel, tatlı, canayakın.
*Alaşehir, *Soma ve çevresi Manisa
Müsgebi, *Bodrum, *Milas, Yenice Muğla
şatır anlamı
Tandırda yufka ekmek pişiren kimse.
Tandırda yufka ekmek pişiren kimse.
*Iğdır Kars
şatır anlamı
Şen, kıvançlı
Şen, kıvançlı
Güney-Batı Anadolu
Yerleşim Birimleri Sözlüğü
Şatır anlamı
Konya ili, Yarma bucağına bağlı bir yerleşim birimi.
Konya ili, Yarma bucağına bağlı bir yerleşim birimi.
şatır eş anlamlısı
keyifli
sf. Keyfi yerinde, neşeli: "Sabahleyin güneşe bırakılmış kalaylı bir tas su gibi şıkır şıkır, ışık içinde keyifliyim." -R. H. Karay.
sf. Keyfi yerinde, neşeli: "Sabahleyin güneşe bırakılmış kalaylı bir tas su gibi şıkır şıkır, ışık içinde keyifliyim." -R. H. Karay.
neşeli
sf. 1. Sevinçli, keyifli, şen, pürneşe: "Bugün ne kadar iyi, ne kadar neşeli olduğumu görüyor musunuz?" -R. N. Güntekin. 2. zf. Sevinçli, keyifli, şen bir biçimde: "Onu o kadar neşeli karşıladı ki hemen keyfi yerine geldi." -P. Safa.
sf. 1. Sevinçli, keyifli, şen, pürneşe: "Bugün ne kadar iyi, ne kadar neşeli olduğumu görüyor musunuz?" -R. N. Güntekin. 2. zf. Sevinçli, keyifli, şen bir biçimde: "Onu o kadar neşeli karşıladı ki hemen keyfi yerine geldi." -P. Safa.
şen
sf. 1. Yaşamaktan mutlu olduğunu davranışlarıyla belli eden, sevinçli, neşeli: "Hayatta daima şen insanlarla beraber olun, gamlı insanların gamı size de bulaşır." -R. Enis. 2. Neşe veren, neşelendiren, eğlenceli: "Şen kahkahalar yükseliyorken evinizden / Bendim geçen ey sevgili sandalla denizden." -Y. K. Beyatlı. 3. Neşe belirtisi olan.
sf. 1. Yaşamaktan mutlu olduğunu davranışlarıyla belli eden, sevinçli, neşeli: "Hayatta daima şen insanlarla beraber olun, gamlı insanların gamı size de bulaşır." -R. Enis. 2. Neşe veren, neşelendiren, eğlenceli: "Şen kahkahalar yükseliyorken evinizden / Bendim geçen ey sevgili sandalla denizden." -Y. K. Beyatlı. 3. Neşe belirtisi olan.
"şatır" için örnek kullanımlar
Dönem : Ahmet Tevfik şatır Osman Coşkun Reşit Özsoy Sait Azmi Feyzioğlu TBMM V. Dönem : Ahmet Hilmi Kalaç Mehmet Faik Baysal Ferruh Güpgüp
Kaynak: Kayseri milletvekilleri
Kaynak: Kayseri milletvekilleri
Yakın Kelimeler
Google Reklamları
(Tahmin etmek için bir harf girin)
