yiğit is. 1. Delikanlı, genç erkek:
"Yiğide ölüm geçine / Al beni zülfün ucuna / Sallanayım tel yerine." -Karacaoğlan. 2.
sf. Güçlü ve yürekli, kahraman, alp. 3.
sf. mec. Gözü pek, düşüncelerini açıkça söylemekten çekinmeyen (kimse):
O yiğit adamdır, gerçeği söylemekten çekinmez. yürekli sf. Tehlikeyi korkusuzca karşılayan, hiçbir şeyden korkusu olmayan, gözü pek, babayiğit, koçak, cesaretli, cesur, cüretli, cüretkâr:
"Fakat onlar da aralarında hiçbir delikanlıyı ona eş olabilecek kadar yürekli bulmuyorlardı." -H. E. Adıvar.