BSTS / Tarih Terimleri Sözlüğü
şövalye anlamı İng. Knight Alm. Ritter Fr. chevalier
1- Eski Roma'da üç sınıftan ikincisinin üyesi olan yurttaş. 2- Ortaçağ Avrupa'sında özel biçimde yetişmiş ve özel ülküler taşıyan soylu kişi, atlı savaşçı. 3- Feodal düzende soyluluk sanlarının en alt derecesi.
Güncel Türkçe Sözlük
şövalye anlamı
is. (şöva'lye) tar. 1. Eski Roma'da üç sınıftan ikincisinin üyesi olan yurttaş. 2. Orta Çağ Avrupası'nda özel eğitimle yetişmiş, belli ülküler taşıyan, soylu, atlı savaşçı: "Niğbolu muharebesine birçok Fransız asilleri ile şövalyeler ve Almanlar iştirak etmişlerdir." -F. R. Atay. 3. Derebeylik düzeninde soyluluk unvanlarının en alt basamağı. 4. Günümüzde Fransız hükûmetinin verdiği şeref belgesi ve nişanı.
Türkçede Batı Kökenli Kelimeler Sözlüğü
şövalye anlamı Fr.chevalier
1. Eski Roma'da üç sınıftan ikincisinin üyesi olan yurttaş. 2. Orta Çağ Avrupa'sında özel eğitimle yetişmiş, belli ülküler taşıyan, soylu, atlı savaşçı: § "Altmışına kadar ( Mişel Zevalko ) tipi kahraman şövalyenin atla gelip kendisini kaçıracağı günü bekleyen romantik kokana…" -Necip Fazıl Kısakürek, O ve Ben, 7. § "O zaman Malta adasında hükûmet eden şövalyelerin liman nezaretine memur eyledikleri zabitin iskele pişgâhında vaki ikametgâhına girdi." -Ahmet Midhat Efendi, Zeyli Hasan Mellâh Yahut Sır İçinde Esrar, 7. § "Aşîr kelimesi kurûn-ı vustâda (orta çağda) şövalye kelimesinin delalet ettiği manayı ifade eder." -Ziya Gökalp, Kürt Aşiretleri Hakkında Sosyolojik Tetkikler, 36. § "Hangi şövalye kimin kellesini uçurmuş." -Adalet Ağaoğlu, Başka Karşılaşmalar, 33. § "İhtimal bunların her biri, ananesine dininden fazla düşkün İngilizlerin gururuna hizmet görmüş olan şu krallara ve ünlü şövalyelere aittir…" -Ruşen Eşref Ünaydın, Millî Mücadele, 76. § "Bir de Deon isimli bir şövalye vardı ki, aralarında en garibi..." -Necip Fazıl Kısakürek, İhtilal, 94. § "Bir şövalye resmi…" -Elif Şafak, Şehrin Aynaları, 183. Derebeylik düzeninde soyluluk unvanlarının en alt basamağı: § "Mesela mukaddemleri bir kadının bir şövalyeye dame olması için kibarlık lazım gelip…" -Ahmet Midhat Efendi, Karnaval, 71. § "Garbi Avrupa'nın cenup cihetlerinde ihtiramkâr, aşk, şövalye aşkı, salon ve kadın bediiyatı vücuda geldi." -Ziya Gökalp, Türkçülüğün Esasları, 50. § "Nitekim şövalye romanları da onsekizinci asra kadar kendi kendilerini tekrarlamışlardır." -Cemil Meriç, Kırk Ambar, 144. 3. Günümüzde Fransız hükûmetinin verdiği şeref belgesi ve nişanı.