tagayyür anlamı is. esk. Değişme, başkalaşma: "Onun çehresindeki tagayyür, muhatabının gözünden de kaçmadı." -E. E. Talu.
tagayyür eş anlamlısı
başkalaşma is. 1. Başkalaşmak işi: "Sonra akşam olur ve halesi parlaklığını, çehresi cazibesini yitirirken babam başlardı başkalaşmaya." -E. Şafak. 2. biy. Embriyo evresinden ergin olana değin bir hayvanın geçirdiği biçim ve yapı değişimleri, istihale, metamorfoz: Böcekler, yaşantılarını tamamlayıncaya kadar türlü başkalaşmalar geçirirler.
değişme is. 1. Değişmek işi. 2. Değişim: "Bu suyla yıkanan insanlarda çok geçmeden garip değişmeler ortaya çıkmaya başladı." -L. Tekin.
"tagayyür" için örnek kullanımlar
Alıntılar : Ma'nâ cihetiyle aslâ tagayyür ve ihtilâf yoktur. Ve ihtilâfâta nazar ve i'tibâr olunmaz. Nazar-ı i'tibâr onun hakîkatine ve Kaynak:Köstendilli Süleyman Şeyhi