Sözce'de sorgulama yapmak için bir kelime girin

tampon ne demek?

 - 8 sözlük, 8 sonuç.

BSTS / Biyokimya Terimleri Sözlüğü

tampon anlamı İng. buffer
Zayıf bir asit ve bu asidin kuvvetli baz olan tuzundan veya zayıf bir baz ve bu bazın kuvvetli bir asitle olan tuzundan oluşan az miktarda asit veya baz eklendiğinde pH değişmesine direnç gösteren özel pH değerine sahip bir sistem veya çözelti.

BSTS / Cerrahi Terimleri Sözlüğü

tampon anlamı İng. tampon
Cerrahide gaz, pamuk vb. ile yapılan ve bastırılarak kan dindirmeye ve ilaç uygulamasına yarayan yumaklar, tıkaç.

BSTS / Hayvan Besleme ve Beslenme Hastalıkları Terimleri Sözlüğü

tampon anlamı İng. buffer
Sindirim kanalı asitliğinin değişmesini engellemeye yardım eden ve çiftlik hayvanları rasyonlarında kullanılan kalsiyum karbonat, sodyum bikarbonat, bentonit gibi maddeler.

BSTS / Metalbilim İşlem Terimleri Sözlüğü

tampon anlamı İng. buffer Alm. Puffer Fr. tampon
Bir elektrolit pH değerinin değişmesini önlemek için kullanılan özdek ya da karışım.

Güncel Türkçe Sözlük

tampon anlamı
is. 1. Bir deliği kapamaya yarayan, herhangi bir maddeden yapılmış büyük tıkaç. 2. Bir darbenin şiddetini azaltmaya yarayan, içi yumuşak maddeyle dolu şey. 3. Çarpışmaların etkisini azaltmak için vagonların, otomobillerin ön ve arkalarında bulunan donanım. 4. Kanı silmek, durdurmak için kullanılan gazlı bez yumağı veya sterilize edilmiş pamuklu özel parça. 5. mec. Bir darbenin, çatışmanın şiddetini azaltan etken.

İngilizce - Türkçe

tampon anlamı
isim
1) Tampon
2) tıkaç
3) tıpa
fiil
1) tampon koymak
2) tıkamak
3) tampon ile temizlemek

Kimya Terimleri Sözlüğü

tampon anlamı İng. buffer Alm. Puffer Fr. tampon
Asit veya baz ilavesiyle hidrojen (H+) iyonu derişimini fazla değiştirmeyen madde veya zayıf asit ve onun konjuge bazını içeren çözelti.

Türkçede Batı Kökenli Kelimeler Sözlüğü

tampon anlamı Fr.tampon
1. Bir deliği kapamaya yarayan, herhangi bir maddeden yapılmış büyük tıkaç. 2. Bir darbenin şiddetini azaltmaya yarayan, içi yumuşak maddeyle dolu şey. 3. Çarpışmaların etkisini azaltmak için vagonların, otomobillerin ön ve arka yerlerinde bulunan yaylı metal donanım. 4. Kanı silmek veya durdurmak için kullanılan gazlı bez yumağı veya sterilize edilmiş pamuklu özel parça. 5. mec. Bir darbenin, çatışmanın şiddetini azaltan etken: § "Ayrıca İran'da türkiye ile kendisi arasında zayıf ve Tampon bir bölge istiyor." -Yavuz Bülent Bakiler, Üsküp'ten Kosova'ya, 132.

"tampon" için örnek kullanımlar

Bu çizgiyi devam ettiren bir diğer unsur ise daha belirgin bir tampon.
Another factor that perpetuates this line more pronounced in the buffer.
Kaynak: otomobil.milliyet.com.tr
Statta taraftarlar arasına polisler ve çitlerle tampon bölgeler oluşturulacak.
Buffer zones to be created between the police and supporters stadium fences.
Kaynak: fotospor.com
Biz bu araç için plastik olarak torpido, tampon vesaire birçok parça ürettik.
We are for this vehicle as a plastic glove, pad and so many pieces produced.
Kaynak: haber7.com
30 cm'e kadar, tampon ve kaportada meydana gelen çizik ve sıyrıkların kapatılması.
Up to 30 cm, bumper and hood from scratches and abrasions that occur off.
Kaynak: takvim.com.tr
Osmanlı Devleti de zaman zaman savaştığı Lehistan Krallığı 'nı (Polonya) Rusya'ya karşı tampon devlet olarak görmüş, bu devletin 1773,
Kaynak: Tampon devlet
kız evlada dayanan genişlemiş ailenin değişimde ailenin güvenliğini koruması için tampon mekanizma olarak ortaya çıkması şeklinde yorumlar.
Kaynak: Tampon mekanizma
İlerleyememe Tampon Koruması: (Buffer underrun protection) İlerleyememe tampon koruması, kayıt sırasında eğer kaydedici kaydetme tamponundaki
Kaynak: Optik disk
Респу́блика, ДВР; Dalnevostochnaya Respublika, DVR) Rus İç Savaşı döneminde merkezi Bolşevik yönetiminden bağımsız olarak kurulan tampon devlet.
Kaynak: Uzak Doğu Cumhuriyeti
Akü şarj redresörleri bu voltaj danis redresor seviyeleri arasında akümülatör'ü şarj eder ve akünün doyma noktası dediğimiz tampon şarj
Kaynak: Redresör
Kana ulaşan uçucu yağ asitleri metabolize olmaları yanında kan tampon sistemleri, akciğerler ve böbrekler (tampon organları) üzerinden
Kaynak: Kronik rumen asidozu
Bender şehri Transdinyester Savaşı'nın sonunda kurulan tampon bölgede yer almıştır. Ortak Kontrol Komisyonu'nun ağır basan kuvvetleri
Kaynak: Bender
Bangladeş ile 2.170 km uzunluğunda bir sınır paylaşması, Çin Halk Cumhuriyeti 'nden de yalnızca Bhutan ve Nepal tampon devletleriyle
Kaynak: Batı Bengal
eklemlerde bir tür tampon gibi işlev gören kıkırdağın anormal bir ölçüde yıpranması veya yok olması veya bu eklemleri kayganlaştıran
Kaynak: Osteoartrit
merkezlerinden biri olan Maraş, şu sıralar Birleşmiş Milletler tarafından denetlenen ve Kıbrıs adasını ikiye ayıran "Yeşil Hat " tampon bölgesi ndedir.
Kaynak: Maraş, Kıbrıs
Ayrışma mekanizmasının doğası gereği, ayrışmaya etki eden faktörler, pH, tampon tipi, tampon konsantrasyonu ve sıcaklıktır. İyon ayrışma
Kaynak: Protein saflaştırması
Rus-Afgan sınırını belirleyen (Bedahşan ve Vahan tampon bölgeler olarak Afganistan'a bırakılıyordu) 1873 İngiliz-Rus Antlaşması'ndan
Kaynak: Şir Ali Han
2013 model yılı için girdiği faceliftte ise amblem, ön tampon, gündüz LEDleri, iç mekanda olası yenilikler yapılmıştır. Motor
Kaynak: Peugeot 107
O zaman, Asurlular ve Urartu devletlerinin, ve de ikisi arasında kalan tampon bölgedeki Muassır ve Zikirta gibi küçük devletlerin
Kaynak: Manna Devleti

Yakın Kelimeler

Google Reklamları
(Tahmin etmek için bir harf girin)
Vagonmedya.com
2009-2024 © Sözce hakları saklıdır.