Tutuklu bulunan devrimci avukatları selamlayan Karatay, 
tecrit altında da olsa düşüncelerinden vazgeçmeyeceklerini ifade etti.
Karatay saluting the revolutionary lawyers in detention, albeit in isolation give up his thoughts, he said.
Kaynak: haber.sol.org.trŞehirden bir dönemliğine gelen Mirsain kahramanımızın tabi tutulduğu 
tecrit durumundan bihaber, Aslan'la yakınlaşmaktan çekinmez.
Mirsad hero from a semester at the city unaware of the condition have been subjected to solitary confinement, Aslan intimacy shy.
Kaynak: bianet.orgKafkasya'da petrol sahalarını ele geçirmek için muharebe halindeki A Ordular Grubu 'nu, geri çekilme hattını keserek 
tecrit etme planları içindedir.
Kaynak: Kış Fırtınası HarekâtıBosna Savaşı 'ndan beri 
tecrit edilmiş durumda ve ambargo altında bulunan Yugoslavya 'ya karşı 24 Mart  1999  tarihinde 11 NATO  ülkesinin
Kaynak: NATO'nun Yugoslavya'yı bombalaması1970 ve 1980'li yıllarda Sovyetler Birliği  'nin her türlü hava koşulunda görev yapabilen en gelişmiş havadan 
tecrit ve saldırı uçağıydı.
Kaynak: Su-24Çözüm "ün bir parçası olarak, Almanların ele geçirdiği her yerde, Yahudilerin imha edilmeden önce toplumdan 
tecrit edildiği gettolar kurulmuştu.
Kaynak: Varşova Gettosu AyaklanmasıHerald Tribune, Cumhuriyetçi  bir gazeteydi ve Chicago Tribune  gazetesinin başını çektiği 
tecrit politikasına karşı uluslararası ılımlı
Kaynak: New York Herald TribuneBunların sonucunda kan daki hematini bularak 
tecrit etmeyi başardı. Safra  ve yaprak ların boyayıcı maddelerini inceleyerek bazılarını
Kaynak: Hans Fischerİnsanlık uluslara bölünebilir, ama bu uluslar dışlayıcı veya birbirinden 
tecrit edilmiş olmaktan ziyade, karşılıklı anlayış ve işbirliği
Kaynak: Ulusal liberalizmbulunan bu geyik türü artık yalnızca Paraná ve Paraguay havzasında bataklık ve lagün bölgelerinde küçük 
tecrit olmuş popülasyonlar olarak yaşar.
Kaynak: Bataklık geyiğitoplumda mağdur duruma düşmüş, sosyal yönden 
tecrit edilmiş veya şahsî yönden problemleri olan insanların sosyal hayata yeniden
Kaynak: Toplumsal eğitim bilimiBektaşilikte “terk ve 
tecrit” anlamında derviş lerin kulağına “mengüç” veya diğer adıyla “teslim halkası ” bir törenle takılır.
Kaynak: MengüçI. Dünya Savaşı  sonrasında uluslararası sistemmden bir anlamda 
tecrit edilen Almanya ile Sovyetler Birliği Cenova Konferansı (en:Genoa
Kaynak: Rapallo Antlaşması (1922)Bu stratejinin hedefi, çatışmaları Kuzey İrlanda yöresinde 
tecrit etmekti. Ulsterleştirmeden ilk kez 1975'te Önümüzdeki Yol (The Way Ahead)
Kaynak: UlsterleştirmeÇevresel faktörlerin, coğrafi olarak 
tecrit olmuş populasyon ları nasıl etkilediği ve tür seviyesinden yukarıdaki seviyelerde gerçekleşen
Kaynak: Bernhard Renschsırasında Almanya'nın savaş tazminatı ödemelerine başlamasında ve Almanya'ya yönelik diplomatik 
tecrit politikasının kırılmasında etkili olmuştur.
Kaynak: Walther RathenauRobert Stroud , Kansas 'taki Leavenworth Federal Cezaevi 'nde bir gardiyanı bıçaklayak öldürmesi sonucu ömür boyu 
tecrit hapsine çarptırılmıştı.
Kaynak: Thomas E. GaddisRAF üyeleri teker teker 
tecrit  hücrelerine kapatıldı ve yalnızca akrabalarının iki haftada bir ziyaret etmesine izin verildi.
Kaynak: Kızıl Ordu Fraksiyonu