tereddüt etmek anlamı kararsız davranmak, duraksamak: "Hiç tereddüt etmeden maksadımı kendisine anlattım." -F. R. Atay.
Türkçe - İngilizce
tereddüt etmek anlamı to hesitate
tereddüt etmek eş anlamlısı
duraksamak (nsz) Ne yapmak veya ne demek gerektiğini kestiremeyerek duraklamak, tereddüt etmek: "Duraksadı, gülümsedi, kâğıda uzandı, yüzünden daha esmerdi eli, biçimliydi." -Y. Atılgan.