Sözce'de sorgulama yapmak için bir kelime girin

tıkalı ne demek?

- 2 sözlük, 2 sonuç.

Güncel Türkçe Sözlük

tıkalı anlamı
sf. Kapanmış, herhangi bir şeyin geçmesine imkân vermeyen, tıkanmış.

Türkçe - İngilizce

tıkalı anlamı
sıfat
1) blocked
2) stuffy
3) plugged
4) engorged
5) stuffed
6) choked up
7) bunged up

"tıkalı" için örnek kullanımlar

deyip yumurtanın üzerinde mendilin tıkalı olduğu yeri gösterdiler.

showed occlusion of the wipe over the place saying the egg.

Kaynak: habergazete.com

Kulak burun boğaz kliniklerine başvuran birçok hastanın şikayeti ortak: 'Burnum tıkalı, nefes alamıyorum.

Ear, nose and throat clinics common complaint of many patients admitted: 'My nose is stuffy, I can not breathe.

Kaynak: gunes.com

Öğrencilerinize kardiyolojiyi, örneğin tıkalı bir damarın balonla nasıl açılacağını yalnızca teorik olarak anlatabilirsiniz.

Students in cardiology, for example, only in theory, can you tell how to open a blocked artery balloon.

Kaynak: hurriyet.com.tr

Paris'teki bir hastanede apar topar ameliyata alınan Cem Uzan'ın bacağından alınan damarla, tıkalı olan kalp damarı değiştirilmiş.

Cem Uzan were operated on at a hospital in Paris, helter-skelter from the leg vessels, the heart artery is clogged changed.

Kaynak: haber7.com

Zenne sesi, burun boşluğunun tıkalı oluşundan veya sesin orada fazla tınlama yapmasından ileri gelen hım hım ses. Ortaoyunu nda Zenne ye
Kaynak: Zenne sesi

Bazen, kanal tıkalı olduğu halde, bez, yağ salgılamaya devam eder ve böylece içi yağ dolu bir kist oluşur. Siyah noktalara tıpta komedon
Kaynak: Akne

Mavi bebek sendromu olarak bilinen, kalbe temiz kan pompalayan damarın tıkalı olması nedeniyle derinin renginin maviye dönmesi sonucu
Kaynak: Helen B. Taussig

Tedavide öncelikle tıkalı damara öncelikle balon anjiyoplasti yapılarak damar genişletilir ve stent takılır. Fakat bazen bu plaklar çok sert
Kaynak: Kalp krizi

Eğer dördüncü ventrikülün foraminası ya da serebral akuaduktus (orta beyin kanalı) tıkalı durumda ise BOS beyinde birikebilir.
Kaynak: Hidrosefali

Üst yönetim ile alt kademe arasındaki iletişim kanallarının tıkalı olmadığı, yönetimin çalışanlarıyla iletişim halinde olduğu, onlarıın
Kaynak: Kalite Çemberleri

Kaçan siviller ve askeri birliklerle yolların tıkalı olması ve yoğun hava saldırıları dolayısıyla geri çekilme, oldukça ağır ilerlemiştir
Kaynak: Mogilev Taarruzu

Doktor Tuncer Toklu, “Hastanın tıkalı damarı için anjiyo yaptıktan sonra, birden cihazın şeridi düz oldu. Şoklarda kendine gelmeyince,
Kaynak: Ölüme yakın deneyimler

Tüplerin hasarlı olması: Tüplerin kısmen veya tamamen tıkalı olması sperm ile yumurtanın buluşmasını engelleyerek döllenme ve gebeliği
Kaynak: Kısırlık

ama genelde tıkalı oldugu için tarlalara patlamaktadır PTT şubesi ve PTT acentesi yoktur. Sağlık ocağı ve sağlık evi vardır.
Kaynak: Endikpınar, Erbaa

Elektrikli kartlar düşük bakımlı, sadece kurşun asitli aküye ihtiyaç duymakla beraber içine tıkalı şarj dinamosunu düzenleyici
Kaynak: Karting

Çiftleşmeden sonra dişi daha ayrıntılı ve uzunluğu 20 m'yi bulabilen, su yükseldiğinde korunmak için aralıklara tıkalı yeni bir oyuk kazar
Kaynak: Ornitorenk

Yüksek fruktoz diyetiyle beslenen farelerin karaciğerlerinin alkoliklerin karaciğerinden pek farklı olmadığını, yağ ve sirotik le tıkalı
Kaynak: Fruktoz

Yakın Kelimeler

Google Reklamları

(Tahmin etmek için bir harf girin)