Kravatları, saatleri, kalemleri, cüzdanları zabıt
tutarak imzalıyorlar.
Ties, watches, pens, wallets, holding they signed the memorandum.
Kaynak: haberturk.comSağlıklı koşullarda, hijyeni en üst safhada
tutarak konsepti belirledik.
Under healthy conditions, the concept of hygiene, keeping the top of the stage set.
Kaynak: ekonomi.milliyet.com.trKendimizi yüksek seviyede
tutarak oynamaya devam etmemiz gerekiyor.
We need to continue to play holding the highest level.
Kaynak: sporx.comTFF ise yöneticilerin suçlarını ayrı
tutarak kulüpleri aklamış durumda.
Case managers acquitted of the crimes, keeping it separate from the TFF clubs.
Kaynak: yenimesaj.com.trİftar çadırı, Müslüman ları oruç
tutarak geçirdikleri Ramazan ayında iftarlarını açmaları için kurulmuş büyük çadıra verilen ad.
Kaynak: İftar çadırıErkek sporcu kadın patenciyi tek elinden
tutarak neredeyse buza paralel pozisyonda daireler çizdirerek döndürür. ISU Puanlama Sistemi 'nde
Kaynak: Ölüm spiraliBele bir kuşak sarılır ve sporcular birbirlerinin sadece kuşaklarından
tutarak hasmının sırtını yere getirmesi amacına dayanır.
Kaynak: Kuşak güreşleriAyrıca taktik ve teknik seviyesini en üst düzeyde
tutarak hem enerjisini hem de dayanıklılığını korumak zorundadır. Mesela; Yüzme
Kaynak: Triatlonuzmanlar Sirenik Yupikçesi ni Yupik dilleri dışında
tutarak Sirenik Eskimocası adı altında Eskimo dillerinin üçüncü ana kolu olarak sınıflandırır.
Kaynak: Eskimo halklarıEfes, tüketici talep ve beklentilerini ön planda
tutarak ürün portföy ünü Efes Pilsen, Efes Light , Efes Dark, Efes eXtra, Efes Ice ,
Kaynak: Efes Pilsenİnsanları iyi tanıyan Batista, terör e başvurmaktansa, çevresindekileri hoş
tutarak denetimini pekiştirme yolunu seçti. Böylelikle ordunun
Kaynak: Fulgencio Batistaİstatistikler
tutarak bültenler yayınlar. GTÖ'nün merkezi Roma 'dadır. Buna bağlı olarak dünyada yayılmış çok sayıda büroları mevcuttur.
Kaynak: Gıda ve Tarım ÖrgütüBu tarihe kadar NWA World Heavyweight Title kemerini 4 yılı aşkın sürede
tutarak kemeri en uzun tutan 2. kişi oldu. Ayrıca WWE Hall Of
Kaynak: Dory Funk Jr.arasında bugünkü İspanya'nın büyük bölümü ve Kuzey Afrika'daki bazı toprakları denetimleri altında
tutarak güçlü bir devlet düzeni teşkil ettiler.
Kaynak: MurabıtlarDurumu öğrenen minos çocuğa hem ceza hem de saklamak için Girit adasının altına dönemin en iyi mimarlarından biri olan Daidalus'u
tutarakKaynak: Minosellerinden
tutarak seyirciyi götürdüğü mekana özgü yolculuk; 22 kişiye, sanat tarihi ve estetik üzerine referanslar yaparak,
Kaynak: İkiz (oyun)Besteciyse kendisini bu tanımlamadan uzak
tutarak, kendisini "yinelenen yapıların" bestecisi olarak adlandırır Erken dönem müziği
Kaynak: Philip GlassAyrıca firma, dönüş sürelerini ortalama 30 dakika ile sınırlı
tutarak havaalanı vergilerinden de önemli ölçüde tasarruf etmekte ve bu
Kaynak: EasyJetGören filmi önceki ekipten bir tek Tarık Akan'ı
tutarak ve Yılmaz Güney'in senaryosundaki oniki karakteri beşe indirerek yeni bir ekiple
Kaynak: Yol (film)Kobralar, başlarını yukarıda
tutarak ürkütme ve saldırı pozisyonuna geçmeleriyle ünlüdürler. Asya 'da, Afrika ve Arabistan 'da yaşayan
Kaynak: Kobrasezonundan sonra repertuardan kalkmış ve besteci başarısızlıktan kendi müziğini sorumlu
tutarak 12 yıl boyunca başka bale eseri bestelememişti.
Kaynak: Kuğu Gölüuzmanlar Sirenik Yupikçesi ni Yupik dilleri dışında
tutarak Sirenik Eskimocası adı altında Eskimo dillerinin üçüncü ana kolu olarak sınıflandırır.
Kaynak: Yupik dilleri