Sevgili dostum Benjamin'le ortak şarap
üretme üzerinde durmuştuk.
My dear friend Benjamin were stopped on the common wine production.
Kaynak: hurriyet.com.trGerekçe
üretme döneminde de değiliz, suçlu aramak döneminde de.
We're not in the period of breeding grounds, during the period of guilt.
Kaynak: skorer.milliyet.com.trDevre arasından önce olsaydı çözüm
üretme şansı bulurduk.
Circuit would have found a chance to find solutions from the first had been.
Kaynak: skorer.milliyet.com.trMücadelenin ön plana çıktığı bir sezon yaşıyoruz,
üretme ikinci planda.
We live in a season in the forefront of the struggle, in the second generation.
Kaynak: haberler.comEngine Alliance, Joint Venture ticari kuruluş tipi bir ortak jet motor
üretme şirketidir. General Electric ve Pratt & Whitney tarafından
Kaynak: Engine AllianceAşılama, bitki lerde uygulanan tohum suz bir
üretme şeklidir. Çoğaltılması istenilen çeşitten, bir gözün veya aşı kalemi adı verilen bir
Kaynak: Aşı (botanik)Türkiye 'de ilk otomobil
üretme girişimi 1929 'da Ford tarafından İstanbul serbest bölgede denenmiş montaj hattı kurulmuş fakat 1930 'lu
Kaynak: Türk otomotiv sanayisiMetallerin Doğası Üzerine), cevherden metal
üretme sürecini anlatan ilk yazılı eser Madencilik , ve maden cevherlerinin arıtma ve izabe
Kaynak: De Re MetallicaSolvay işlemi veya amonyak-soda işlemi, Ernest Solvay tarafından 1860'lar ın sonlarında keşfedilen bir tür soda
üretme yöntemidir.
Kaynak: Solvay işlemiPeyzaj karakter değerlendirmeyi anlamak için farklı peyzajlar arasında karar verme,
üretme için bir iskelet olarak hizmet edebilir.'
Kaynak: Peyzaj karakter değerlendirmesiZayıflatıcı, telekomünikasyonda sesleri kaydetme ve yeniden
üretme tekniğinde, güç , gerilim veya akım seviyesini ayarlamaya ya da belli
Kaynak: ZayıflatıcıIsı enerjisinden elektrik
üretme sistemidir. ışık enerjisini elektrik enerjisine çeviren güneş panellerini oluşturan fotovoltaik
Kaynak: TermofotovoltaikOyuncular ya gerçek oyunculukla ya da planlanmış karar
üretme veya karakter geliştirmeyle, bir hikâye kapsamında bu rolleri oyunculuk
Kaynak: Rol yapma oyunuKürtçe ve Farsça dillerinde 'sıcak' anlamına gelen germâ sözcüğünden, yine Kürtçe ve Farsçadaki çoğul
üretme takısı -yân ile türetilmiştir. '
Kaynak: Germiyanoğulları BeyliğiKüreselleşme, yalın toplumsal gerçekleri oldukça aşan spekülasyonlar, varsayımlar, güçlü toplum sal imge ler ve metafor lar
üretmeKaynak: Küreselleşmeİnsanlar ipek elde etmek için
üretme çiftliklerinde ipek böcekçiliği yaparlar. Yırtılarak zarar görmesine mani olmak için ipekböceğinin
Kaynak: İpek (lif)Kavrama esas olan öğeler örgütlülük, kendi kendini
üretme, devletten her alanda kopma, şiddete karşı olma, siyasal topluma ya müdahil olma
Kaynak: Sivil toplumavrupalı yarışcı olan Zora Arkus-Duntov, mühendis grubunun başına geçerek başlangıçta hedeflenen elit spor otomobil
üretme misyonunu devraldı.
Kaynak: Chevrolet Corvette