Oradaki çalışmalarımın çoğu kan,
vahşet ve yıkımlardan ibaret.
Most of my work there, blood, violence and destruction, end here.
Kaynak: yenicaggazetesi.com.trİlk dönemlerden beri süregelen
vahşet ve öfke yaratığı niteliği bugün hâlâ etkiye sahip olsa da, daha kompleks Tantrik inançlar zaman
Kaynak: KaliFilmdeki
vahşet ve şiddet sahneleri çok tartışmalıydı. Avrupa'lı bir dağıtıcı firma tarafından kabul edilene kadar neredeyse bütün ABD'li
Kaynak: Şeytanın ÖlüsüKeşfettiği Peru'da yaptıkları evrensel olarak bir
vahşet olarak nitelendirilirken Avrupa halkınca bir kahraman olarak gösterilmiştir.
Kaynak: Francisco Pizarrobu olguyu "
vahşet in kontrol altında tutulabilmesi amacıyla kaynakların üretim, aktarım ve paylaşımının düzenlenmesi" olarak tanımlamaktadır.
Kaynak: Savaş ekonomisiYayın geciktirme, radyo ve televizyon daki canlı yayın ın belirli bir süre için ötelenmesidir. Kötü söz , pot ya da
vahşet türündeki
Kaynak: Yayın geciktirmeTürklere
vahşet isnad edenler, onları kıskanan ve çekemeyenlerdir. Bu milletin Balkanlar'da ve Avrupa'da
vahşet göstermiş olduğu iddiası,
Kaynak: Ćiro Truhelka4.yy'da Hristiyan tarihçi Paulus Orosius 'a göre, Sirenayka'daki nüfus
vahşet yüzünden o kadar azalmıştı ki, Hadrian tarafından yeni
Kaynak: Kiştuş Savaşı