Sözce'de sorgulama yapmak için bir kelime girin

verici ne demek?

 - 8 sözlük, 8 sonuç.

BSTS / Doğum ve Jinekoloji Terimleri Sözlüğü

verici anlamı İng. donor
1. Embriyo naklinde embriyonun temin edildiği verici hayvan, donör. 2. Kan, doku veya organ transferinde bunların temin edildiği canlı.

BSTS / Dölerme ve Suni Tohumlama Terimleri Sözlüğü

verici anlamı İng. donor
Veren veya hediye eden , bağışta bulunan kimse, kan veren, yapay tohumlamada sperma veren, embriyo transferinde ovum veren.

BSTS / Fizik Terimleri Sözlüğü

verici anlamı İng. transmitter Osm.emetör Alm. Sänder Fr. émetteur
Uzak bir alıcı için hazırlanmış aıkımmıknatıssal imlemleri ya da ses imlemlerini yayan aygıt.

BSTS / Kimya Terimleri Sözlüğü

verici anlamı İng. donor Osm. donör Alm. Donator Fr. donneur
Bir tepkimede proton, elektron vb. başka tepkene veren tepken.

BSTS / Sinema ve Televizyon Terimleri Sözlüğü

verici anlamı İng. 1. radio transmitter, broadcasting transmitter, 2. transmitter, television transmitter, 3. sound transmitter, 4. vision transmitter Alm. 1. Rundfunksender, 2. Sender, Fernsehsender,
TV. 1. Radyo yinelenimlerindeki elektromıknatıs ışınımı yaymakta kullanılan donatım; radyo vericisi. 2. Eşeksenli kablo, telsiz bağlantısı ya da alıcı dalgalık yardımıyla elektrik gerilimi biçiminde resim ve ses imlerini alan, genlik ya da yinelenim değiştirimine uğramış bir taşıyıcı dalga üreten ve bu yolda işlenmiş olan televizyon imlerini verici dalgalıkla yayan donatım; televizyon vericisi. 3. Bir televizyon vericisinde ses imini gönderen bölüm; ses vericisi. 4. Bir televizyon vericisinde resim imini gönderen bölüm; resim vericisi.

BSTS / Uygulayım Terimleri Sözlüğü

verici anlamı İng. transmitter Osm.transmittör Fr. transmitteur
1- elektrik: Elektromanyetik dalgalar yardımıyla telgraf, im, ses ve görüntülerini iletmeye yarayan aygıtların genel adı. 2- uziletişim: İletişim aygıtlarında, önceden belirlenmiş her harf ya da sayı öbeğini kendiliğinden veren düzen.

Güncel Türkçe Sözlük

verici anlamı
is. 1. Veren, verme yanlısı kimse: "Cahilden kral olur ama tarihe vesika verici olmaz." -A. Gündüz. 2. Çıkar gözetmeksizin her türlü yardımı yapan, esirgemeyen kimse. 3. fiz. Elektromanyetik dalgalar yardımıyla işaret, ses ve görüntü iletmeye yarayan cihazların genel adı: "Anten olursa verici istasyonları da kurulabilir." -F. R. Atay. 4. tıp Başkasına aktarılmak üzere kan, doku veya organ veren kimse, donör.

Türkçe - İngilizce

verici anlamı
isim
1) transmitter
2) donor
3) giver
sıfat
1) transmitting

verici eş anlamlısı

donör
is. tıp Verici.

"verici" için örnek kullanımlar

Eskişehirspor için Erkan'ın milli takıma davet edilmesi onur verici.
Erkan's an honor to be invited to the national team for Eskisehirspor.
Kaynak: trtspor.com.tr
Peki ya bu heyecan verici macerada sizi neler bekliyor biliyor musunuz?
What awaits you in this exciting adventure But what do you know?
Kaynak: haber.gazetevatan.com
Hakan Tartan, vatandaşların yoğun ilgisinin gurur verici olduğunu söyledi.
Hakan Tartan, citizens said they were proud of intense interest.
Kaynak: haberler.com
Şiddetin hak verici hiç bir bahanesi ve kabul edilebilir hiç bir tarafı olamaz.
And can be considered an excuse for violence, no to the right side of the transmitter can not be.
Kaynak: gazetea24.com
Baz istasyonu cep telefonu ile haberleşmede elektro manyetik sinyalleri yayınlayan veya alan bir anten ile bir radyo verici alıcısıdır.
Kaynak: Baz istasyonu
Algofobi yalnız acı verici duyuma karşı değil, aynı zamanda acı verici duyum meydana getirebilecek her şeye karşı duyulan aşırı bir korku .
Kaynak: Algofobi
Düşünce aktarımı, verici bir telepattan (telepatik irtibatın oluştuğu kişilerden her biri) alıcıya veya alıcılara düşüncelerin aktarılması
Kaynak: Düşünce aktarımı
Biyokimya da, transferaz, verici bir molekül den alıcı bir moleküle bir fonksiyonel grubu (örneğin bir metil veya fosfat grubunu) aktaran
Kaynak: Transferaz
Telsiz, haberleşmede kullanılan alıcı-verici bir radyo . Kabloya ihtiyaç duymadan, radyo sinyalleri ile haberleşme yapılmasına imkan veren
Kaynak: Telsiz
New Age müzik, rahatlama ve pozitif hisleri yaratma amaçlı, çeşitli tarzlarda huzur verici bir muziktir. Hepsi olmasa da bu tür müziğin
Kaynak: New Age müzik
Kinaz, kimya ve biyokimyada, ATP gibi yüksek-enerjili verici moleküllerden fosfat gruplarını özel substratlara fosforilasyon yolu ile
Kaynak: Kinaz
Elektronik mühendisliğinde verici ve alıcı cihazlarında kullanılan bir sinyal . Bu sinyalin kullanıldığı cihazlar teknolojide
Kaynak: Ara Frekans
Radyogonyometri, telsiz kestirmesi veya DF; verici bir telsiz istasyonunun doğrultusunu ve yerini bulma. DF kısaltması İngilizce
Kaynak: Radyogonyometri
Kamera, birkaç temel öğeden oluşur: biri boş, öbürü görüntü kaydedilmiş filmi içeren makara (verici ve alıcı makaralar); dişlerin filmin
Kaynak: Film kamerası
Uzay operası, bilimkurgu 'nun çoğunlukla uzayda geçen, heyecan verici maceraların yer aldığı ve romantizmin vurgulandığı bir alt türüdür.
Kaynak: Uzay operası
Kulbastı – Türk, Altay ve Kafkas mitolojilerinde kötü bir varlık ve onun neden olduğu ızdırap verici, korkunç görüntü, halüsinasyon.
Kaynak: Kulbastı
Bir edebi eserde yoğun olan zihni, ahlaki, duygusal ya da heyecan verici durumların tümü. Bir sanat eserinin, alıcıda uyandırdığı kalite
Kaynak: Atmosfer (edebiyat)
Haksız rekabet, ticaret hukuku nda bir kişi ya da kurumun bir diğeri üzerinde herhangi bir alanda uyguladığı zarar verici hareketlerin
Kaynak: Haksız rekabet
Futbol da ırkçılık evrensel anlamda kaygı verici bir oluşumdur. Futbolcular, ırkçılıkla sadece ten renklerinden dolayı yüz yüze
Kaynak: Futbolda ırkçılık

Yakın Kelimeler

Google Reklamları
(Tahmin etmek için bir harf girin)
Vagonmedya.com
2009-2024 © Sözce hakları saklıdır.