Sözce'de sorgulama yapmak için bir kelime girin

yaşla ne demek?

 - 1 sözlük, 1 sonuç.

Tarama Sözlüğü

yaşla anlamı
Yaş iken.

"yaşla" için örnek kullanımlar

Normal yaşlanmanın ürünü değildir ama sıklığı yaşla paralel gider.
Not the result of normal aging, but runs parallel to the frequency with age.
Kaynak: posta.com.tr
Sonuç olarak omurlar arasındaki diskler yaşla belirginleşmek üzere yıpranmaktadır.
As a result, discs between the vertebrae to crystallize worn out with age.
Kaynak: ntvmsnbc.com
En sık görülen ve önlenebilir nörolojik hastalıklar içinde ilk sırada yer alan inme riski yaşla beraber artar.
The most common neurological diseases and preventable risk of stroke increases with age in the first place.
Kaynak: haberturk.com
Ciltte yaşla birlikte oluşan kırışıklıklar, lekelenmeler, cilt renginde matlaşma gibi problemlerin tedavisinde pek çok yöntem kullanılır.
Occurs with age, the skin wrinkles, blemishes, skin color is used many methods to treat problems such as matte.
Kaynak: aksam.com.tr
Yüksek Tansiyon (hipertansiyon) çok sık görülen ve yaşla birlikte görülme sıklığı artan bir tehlikli bir hastalıktır. Ayrıca bakınız
Kaynak: Diastolik-Sistolik değer
Altmış yaşını aşmış normal erkeklerde araştırılan testosteron metabolizma sı, kan daki testosteron hormon u oranının yaşla beraber hızla
Kaynak: Andropoz
12-14 yaşlarında en çok olarak bulunurlar ve ilerleyen yaşla birlikte azalmaya başlarlar. Ayrıca bakınız : Lenf sistemi Kategori:Bağışıklık
Kaynak: Peyer plakları
Pembe renkli olanlar gibi bazı türlerde çiçek rengi, H. mutabilis ve H. tiliaceus, yaşla birlikte değişir. Meyve kuru ve loblu olan
Kaynak: Hibiscus
Hipermetropi yaşla birlikte artış gösterir, bunun nedeni yaşla beraber akomodasyon gücünde meydana gelen ilerleyici azalmadır.
Kaynak: Hipermetropi
Kan basıncı normal olarak yaşla artar; bunun nedeni genellikle atardamarların esnekliklerinin azalmasıdır. Fiziksel etkinlik ve duygusal
Kaynak: Kan basıncı
Akciğer kanserinin görülme oranı yaşla artar, genelde 50-70 yaşlarında görülür. Akciğer kanserinin erken evrelerde beş yıllık sağkalımı %
Kaynak: Akciğer kanseri
Çitalar 20 yıldan daha uzun süre yaşayabilirlerse de çoğu zaman ilerleyen yaşla birlikte azalan süratleri dolayısıyla daha kısa yaşarlar.
Kaynak: Çita
Timüs yaşla birlikte gerileyen bir organdır. Ayrıca kortikosteroid hormonlarının uyarılarına açıktır. Fazla heyecan, stres gibi durumlar
Kaynak: Timüs
Yetişkinlerde lösemi tanısı konma sıklığı çocuklardan 10 kat daha fazladır ve risk yaşla birlikte artar. Çocuklar arasında ise 4 yaş
Kaynak: Lösemi
Pulpa temelde bir bağ dokusudur, içinde yaşla ters orantılı olarak azalan Odontoblast, Fibroblast, kılcal damarlar, sinirler ve yaşla
Kaynak: Diş
Dokuların krom içeriği hamilelik te, malnütrisyon da ve yaşla büyük ölçüde azalmaktadır. Krom, glikoz toleransa faktörünün yapısında
Kaynak: Şebinkarahisar Dut Pekmezi
Önceki rekor 125 yaşla James F. M. Prinsep 'e aitti. 26 Mayıs – Porto , Gelsenkirchen 'deki UEFA Şampiyonlar Ligi finalinde AS Monaco 'yu
Kaynak: 2004'te futbol
Aynı isimi taşıyan babası Charles Lyell botanist di ve oğlunun erken yaşla fen bilimleriyle ilgilenmesini desteklerdi. Charles Leyll
Kaynak: Charles Lyell
İlerleyen yaşla birlikte, eklemlere binen baskının oluşturduğu deformasyonlar, eklem içi kırıklar, yaralanmalar ve geçirilen iltihap lar
Kaynak: Kireçlenme (hastalık)
Seçme hakkı: Seçme hakkının bir koşulu da yaşla ilgilidir. Bunun nedeni seçmenlerin belli bir siyasal olgunluğa ulaşmış olmalarının kamu
Kaynak: Seçme ve seçilme hakkı
Saç foliküllerinde bulunan androjen reseptörlerinin stoplazmik zarları, yaşla birlikte inceldikçe ve daha geçirgen bir hale geldikçe;
Kaynak: Dihidrotestosteron
Eserleri : Bulutun gözü yaşla doldu. İslâm'ın beli büküldü. Dinin ve devletin damarı kesildi. Dönen felek şaşkınlık içine düştü.
Kaynak: İbn Bibi

Yakın Kelimeler

Google Reklamları
(Tahmin etmek için bir harf girin)
Vagonmedya.com
2009-2024 © Sözce hakları saklıdır.