bant anlamı Fr.bande
1. Düz, ensiz, yassı bağ, şerit: §
"… ayak bileğini kalın bir bantla sıkı sıkı sararken gülümsüyor…" -Adalet Ağaoğlu, Dar Zamanlar-3 Hayır, 42. §
"Sivil Polis yazısı bu kez kol bantlarının üzerindedir. " Adalet Ağaoğlu, Toplu Oyunlar: II. Sınır, 233. 2. Yara üzerine yapıştırılan özel olarak hazırlanmış ilaçlı küçük şerit. 3. Ses alma cihazlarında seslerin kaydı için kullanılan manyetik oksitli plastik veya selüloz şerit: "
Binlerce metre ses bandı doldurup..."
-Adalet Ağaoğlu, Geçerken, 40. §
"Üsküp'te Türk Eserleri proGramını video banda kaydetmiştik." -Yavuz Bülent Bakiler, Üsküp'ten Kosova'ya, 181. § "
…teleks bobinlerini, teyp bantlarını, nihayet gazete ve dergi sayfalarını doldurur? -Attila İlhan, Aydınlar Savaşı, 167. 4. Yapılış özelliğine göre sarma, yapıştırma vb. işlerde kullanılan düz, ensiz, yassı bağ, şerit, izole bant. 5. Spor amaçlı kullanılan zemin: §
"… koşu bantları…" -Elif Şafak, Mahrem, 22.