Sözce'de sorgulama yapmak için bir kelime girin

yontmak ne demek?

 - 2 sözlük, 2 sonuç.

Güncel Türkçe Sözlük

yontmak, -ar anlamı
(-i) 1. Bir şeye istenilen biçimi vermek için dış bölümünü keskin bir araçla biçmek, kesmek: "Boş zamanlarında tahta kaşık, kepçe yontar, geçimini bunları satarak sağlardı." -N. Araz. 2. mec. Bir kimsenin azar azar parasını çekmek, birinden para sızdırmak: "Hacı beyi yontacak, ondan bir hayli fazla para sızdıracaktı." -E. E. Talu. 3. mec. Bir şeyi kendi görüşüne göre değerlendirmek.

Türkçe - İngilizce

yontmak anlamı
fiil
1) sculpt
2) hew
3) pare
4) cut
5) fair
6) hack
7) pare off
8) chip
9) chisel
10) fine away
11) fine down
12) sculp
13) sculpture
14) skive
15) whittle
kelime öbeği
1) lick into shape

yontmak eş anlamlısı

kesmek
(-i) 1. Bıçak, makas vb. bir araçla bir şeyi ikiye ayırmak, parçalamak, doğramak: İpi kesmek. 2. Dibinden ayırmak: Ağaçları kesmek. Dalları kesmek. 3. Düzgün parçalara ayırmak: Eti kesmek. Patatesi kesmek. 4. Kesici bir araçla yaralamak: "Nasıl sol elimle sağ elimi kesip biçeceğim?" -R. N. Güntekin. 5. (nsz) Ucunu almak: Saç kesmek. Tırnak kesmek. 6. (nsz) Hayvanın başını gövdesinden ayırmak, boğazlamak: Koyun kesmek. Tavuk kesmek. 7. Son vermek, gidermek: Bu ilaç baş ağrısını keser. 8. Ara vermek: "Bu üç zavallı bizden rahatsız oldular ve derslerini keserek çekildiler." -M. Ş. Esendal. 9. Bir şeyden yoksun bırakmak, vermemek: Yardımı kestiler. Ücreti ödemeyince telefonu kestiler. 10. Akımı durdurmak: "Şimdi belediye ile anlaşamayan müteşebbis cereyanı kesmiş." -S. F. Abasıyanık. 11. Belirtmek, kararlaştırmak: Gününü daha kesmedik. 12. (-den, nsz) Verilecek şeyin bir bölümünü alıkoyup vermemek: Ücretinden beş lira kesmişler. 13. Para basmak. 14. Azaltmak, güçleştirmek: Rüzgâr geminin yolunu kesiyor. 15. İskambil kâğıtlarında destenin üzerinden bir bölümünü kaldırıp öte yana koymak. 16. Geçişi önlemek: Yolu kesmek. 17. (nsz) Susmak: Kes artık yeter! 18. Hasta organı ameliyatla almak. 19. Bölmek, ayırmak: Bulvarı kesen küçük sokaklardan biri. 20. Yazıyı, filmi kısaltmak. 21. (nsz) argo Uydurmak, yalan söylemek. 22. Rüzgâr, soğuk vb. çok etkili olmak: Rüzgâr yüzümü kesiyor. 23. mec. Birini yermek, kötülemek. 24. mec. Karşı cinsten birisini sürekli olarak süzmek, dikkatli bir biçimde bakmak. 25. mec. Vahşice öldürmek. 26. sp. Oyuncuyu takım kadrosuna almamak.

"yontmak" için örnek kullanımlar

Arapça menâkiş kelimesi, menkûşah kelimesi (bu nekaşa, yani 'yontmak, oymak' fiilinden türetmiş)nin çoğul hâlidir; hamur düz bir şekilde
Kaynak: Menâkiş
Taşı yontmak, mermeri işlemek, bronzu dökmek atölyede çalışanların işidir. Her eserini farklı boyutlarda, farklı ölçeklerde
Kaynak: Auguste Rodin
Resim tutkusu: Ama kalemleri yontmak çok zor oluyordu. İşte, tam bu sırada duvara gömülü dolap içinde bir kutuda duran babamın usturaları
Kaynak: Nuri İyem

Yakın Kelimeler

Google Reklamları
(Tahmin etmek için bir harf girin)
Vagonmedya.com
2009-2024 © Sözce hakları saklıdır.