Biz lehimize düdük çalınsın demiyoruz, biz
adilane düdük çalınsın istiyoruz, adaletli bir şekilde karar verilsin.
We do not say that is being played in our favor whistle, whistle being played, we want fair and equitable decision should be given in a way.
Kaynak: ajansspor.comPeki öyleyse, siz kuvvet sahibi oligarşi sınıfı, tüm dünyayı inim inim inleten bu evrensel retoriğiniz kadına hangi ölçülerde
adilane ve akilane yaklaşmıştır!
Well, then, you can force the owner class of oligarchs, women all over the world den den rip-roaring rhetoric of this universal, equitable, and akilane closer to what extent?
Kaynak: haberdiyarbakir.comÖzetlemek gerekirse; Azerbaycan Hocalı Soykırımının, Dağlık Karabağ sorunun uluslararası hukuk normlarına uygun
adilane bir şekilde çözüme kavuşmasını sağlamaya çalışmaktadır.
To summarize Khojaly Genocide in Azerbaijan, Nagorno-Karabakh accordance with the norms of international law seeks to restoring equitable solution.
Kaynak: gundem.milliyet.com.tr1985'deki davasında suçlu olduğunu itiraf edecek, aynı şebekenin içinde olan oğlu Michael Walker'a daha
adilane davranılmasını isteyecektir.
Kaynak: John Anthony Walkerbu çeşit yargıya varma yeteneklerini geliştirmek ve değerlemelerinin daha da
adilane olmasını sağlamak için bu yöntemler çok kullanışlıdır.
Kaynak: Değerleyici güvenebilirliğiçok önemli olduğu ve savaş tedirginliğinin hüküm sürdüğü bir dönemde Türkiye ve Türkler hakkındaki gözlemlerin çok
adilane olması beklenemez.
Kaynak: Türk MektuplarıKatılımcı Yönetim anlayışında özellikle alınan kararı etkileme gücü dağılımının
adilane olması şarttır. Çalışanlara alınana kararları
Kaynak: Yönetime katılmaayrılığının çok önemli olduğu ve savaş tedirginliğinin hüküm sürdüğü bir dönemde Türkiye hakkındaki gözlemlerin çok
adilane olması beklenemez.
Kaynak: Ogier Ghiselin de Busbecqİlk başta,
adilane bir çözüm görünür gibiydi: Almanlar, Fransa'nın yeni hükûmetinin devrik hükümdar tarafından ilan edilen savaşın
Kaynak: Fransa-Prusya Savaşı