Göz
yummak • Kulak kabartmak • Dimyat'a pirince giderken evdeki bulgurdan olmak • Bir çuval inciri berbat etmek bu kümedeki deyimlere
Kaynak: Türkçede deyim2005 yılında Refco Amerikan Aracısı'nın iflasında birçok özel yatırımcı kayıplara göz
yummak zorunda kalmıştır ve kısmen oradaki yüklenmiş
Kaynak: Türev (Ekonomi)Ayrıca lüks yaşam tarzına ciddi bir biçimde karışılmasına göz
yummak zorunda kaldı. Özel masrafları denetlemeye alındı ve bundan böyle
Kaynak: Donald TrumpHititçe kelime örnekleri: göz
yummak | maz - zal - la - şa | mazzallaşa | hilekâr | mar - şe | marşe | isim | la - man | laman |
Kaynak: HititçeMümkün olanın en iyisini yaratabilmek için bir takım kötülüklere göz
yummak zorundadır. Leibniz'de Tanrının yaratması Augustinus'taki gibi "
Kaynak: Kötülük problemiAncak Abaşidze, kişisel servet edinmek, insan haklarının ihlali, suç örgütlerine göz
yummak gibi konularda suçlandı. Eduard Şevardnadze '
Kaynak: Acara Özerk Cumhuriyetiolduğu yerden zemine ya da su yüzeyine değmesine göz
yummak ve kötü hava koşullarında dışarıda bırakmak yasalarca uygun olmayan davranışlardır.
Kaynak: Hong Kong bayrağı"Kaynakları ortaya çıkarılarak Ahit") (2003) kitaplarında redaktörün tarihsel durumu gereği tutarsızlıklara göz
yummak zorunda kaldığını belirtir.
Kaynak: Belgesel hipotez3.000 Reichsmark parayı zimmetine geçirmesi olayının üzerine yeteri kadar gitmemek, bilerek göz
yummak ve John Wittorf'u korumakla suçlandı.
Kaynak: Ernst Thälmann