Yavuz, ''Bu cerrahi, sadece kilo hedefli insanları
zayıflatma, manken yapma cerrahisi olarak algılanmamalı.
Yavuz,'' In this surgery, only to weaken the people targeted weight, making surgery perceived as a model.
Kaynak: kanalahaber.comülkeler ve birlik üyesi Türk ve Fars asıllı müslüman ülkelerdeki İslamcı duyarlılıkları kullanarak Sovyetler Birliği 'ni
zayıflatma stratejisi.
Kaynak: Yeşil HilalTopraklamalı durumda ise kısmı
zayıflatma da sağlar. Faraday kafesinin yüzey iletken yoğunluğuna bağlı olarak da yansıtma etkisini de
Kaynak: EM kalkanlamaBu güc verici çıkış gücü, anten kazanç katsayısı ve kablo konnektör
zayıflatma katsayılarının çarpımıdır. Anten kazanç katsayısı gücün
Kaynak: Etkin yayın gücüBurada m osilatörün kütlesi, gamma
zayıflatma(amortisman ) katsayısıdır. Bununla birlikte, omega_0 ya yakın frekanstaki salınımların,
Kaynak: Doğrusal olmayan rezonansMesela bir yükseltecin ne oranda yükseltme yaptığı, bir bölücünün ya da bir zayıflatıcının ne oranda
zayıflatma yaptığı mutlak
Kaynak: NeperÇünkü atın sütünün içilmesinde savaş vasıtasını
zayıflatma yoktur. Diğer yandan bazı hadislerde at etinin yasaklanması, onun pis
Kaynak: At sütüBunu bilen Irak, İran'ın ekonomik gücünü
zayıflatma amacıyla saldırıya başladı. İki ülkenin de ekonomik gücü büyük ölçüde, en büyük ihraç
Kaynak: İran-Irak SavaşıAncak bu dönemde ise Kuzey Hindistan , Afgan birliğini
zayıflatma çabası içine girmiştir. Bu yıllarda İngilizler 'in yavaş yavaş
Kaynak: Afganistan1853 yılına kadar Osmanlı Devleti 'ni
zayıflatma siyaseti izleyen Rusya, bu tarihte bu siyaseti değiştirerek Osmanlı Devleti'ni tamamen
Kaynak: Avrupa tarihi