Bu seferki görev ise, onu ahır temizlemek gibi aşalağıyıcı bir göreve yönlendirip, halk arasındaki imajını
zedelemek amacı ile verilmişti
Kaynak: AugeasSatın alınmış basın Tucker'ın imajını
zedelemek için çok uğraşır, hatta finansörleri Abe Karatz'ın sahtecilikten sabıkalı olduğunu bile
Kaynak: Tucker (film)Batı Avrupa ile olan bağlarını
zedelemek istemeyen Beneš gönülsüzce kabul etti. İngilizler Lord Runciman'ı görevlendirerek kendisine
Kaynak: Çekoslovakya'nın İşgaliBunun sonucunda bağışıklık mekanizmasını felce uğratmak, organları
zedelemek gibi tedavisi olanak dışı olan hastalıklar meydana gelir.
Kaynak: Çevre kirliliğiİngiltere'de muhafazakar parti liberal partinin itibarını
zedelemek için Kidd'i bir araç olarak kullanmak ve ona kimlerin arka çıktığını
Kaynak: William Kiddyy'da 2. Abdülhamit dönemindeki Osmanlı dış politikasının meşruluğunu
zedelemek için Osmanlının hilafet makamına sahip olmadığından
Kaynak: Hilafet