Hollandalı enerjisini sakınmadan, topa koşmaktan
çekinmeden oynadı.
Dutch energy recklessly, without hesitation of running the ball played.
Kaynak: sabah.com.trÇocuğu olmayan kadının üzerine hiç
çekinmeden kuma getirilmiş.
Childless woman on the sand brought no hesitation.
Kaynak: blog.milliyet.com.trHer zaman inandığım yolda, bedeli de olsa,
çekinmeden yürüdüm.
I believe every time down the road, at the price, though, I walked without hesitation.
Kaynak: kibrisgazetesi.comHiç
çekinmeden her türlü psikolojik desteği vermeye hazırım.
I'm willing to give psychological support all kinds of hesitation.
Kaynak: haber3.comPadişahın huzuruna gerektiği zaman
çekinmeden çıkabilme yetkisine sahipti. Kızlar ağası padişahın huzurunda samur bir kürk giyerdi.
Kaynak: Kızlar Ağası6 Ocak 1982 Los Angeles , California ), Amerikan Profesyonel basketbol ve NBA oyuncusu El yakan topları
çekinmeden başarıyla
Kaynak: Gilbert ArenasFikirler başta yargılanmaz ve eleştirilmez, hiçbir fikir saçma olarak değerlendirilmez, böylece kişinin tüm fikirlerini
çekinmeden, aklına
Kaynak: Beyin fırtınasıBu zamana dek Kıbrıslı Rumların Türk lere yaptığı katliamları hiç
çekinmeden anlatan ve bu olay için bir belgesel dahi çeken araştırmacı
Kaynak: Antonis AngastiniyotisEmin tavırları ve yardımseverliliği ile epeyce saygı duyulan Hamon
çekinmeden dindaşlarını müdafaa etti. 1545'de Amasia'da Hristiyan bir
Kaynak: Moses HamonFikirlerini kimseden
çekinmeden savunan bir yazardır. Hiçbir siyasi parti ile bağı olmadığından kalemini serbestçe kullanmıştır.
Kaynak: Aram Andonyanİnsanları misafir sever olup ,yabancıları hiç
çekinmeden evlerine konuk ederler. Çever köylere göre kültür seviyesi,okur-yazar oranı oldukça
Kaynak: Akkerpiç, KumluSuskunluk Sarmalı teorisi; çeşitli konular hakkında, toplumda bir kesim
çekinmeden konuşabilirken başka bir kesimin niçin suskun kaldığı
Kaynak: Suskunluk SarmalıLaplace, Biot'a bunu kimseye söylemeyeceğini ve çalışmasını
çekinmeden yayınlamasını içtenlikle istemiştir. Bu onun, binlerce olumlu
Kaynak: Pierre-Simon LaplaceÖzel Hukuk'ta 'Sözleşme Serbestliği' (yani bireyler kendi isteklerini
çekinmeden dile getirebilir ve çekincelerini açıkca ifade edebilirler
Kaynak: Özel hukukfuhuş ve eşcinsellik gibi az dillendirilen yönlerini hiç
çekinmeden ortaya koyan "kirli" bir filmdir İlk yarısında ağırlıklı olarak "yeni
Kaynak: Tutku (film, 1943)Tanık olduğu yolsuzlukların üzerine
çekinmeden gitti. Hicviyelerini daha çok gazel, kaside, muhammes ve özellikle kıtalar biçiminde yazdı.
Kaynak: Şair EşrefSadrazam, kethüdadan gelen belgelere
çekinmeden sah koyabilirdi. II. Mahmud döneminde Divan-ı Hümayun yerine Bakanlar Kurulu teşkil
Kaynak: Sadaret KethüdasıUsul hukukunun ayrıntılarına hakim oluşu, savunma hakkı konusunda ısrarcı ve taviz vermez tutum, gerektiğinde
çekinmeden ve defalarca
Kaynak: Burhan ApaydınBu şövalyeyi çok arıyoruz: Askeri yönetimin
çekinmeden üstüne gidiyordu. Bir yandan askeri yönetimle, öte yandan Ahmet Emin Yalman'la
Kaynak: Emil Galip Sandalcıkendimden beklentilerimin daha insaflı olduğu, hayır demekten
çekinmeden, sıradan sayılmaktan korkmadan, doğru anlaşılmanın bir lüks
Kaynak: Mavi (EP)Kadınların yanında işçi sınıfının da sorunlarını da
çekinmeden dile getirdiği için siyasi kesim tarafından tepki alarak işinden
Kaynak: Nevâl es-SaadaviHerkesin görüşlerini rahatlıkla,
çekinmeden söyleyebileceği ortam oluşturulmalıdır. Sebepler yazılırken tarafsız davranmalı, fakat
Kaynak: Balık kılçığı diyagramıama risalede İngiliz yönetiminin bütün ülkede hoşnutsuzluklar yaratarak patlamaya yol açan hatalarını ve zaaflarını
çekinmeden ortaya koydu.
Kaynak: Seyyid Ahmed Han