Sözce'de sorgulama yapmak için bir kelime girin

çekinmeden ne demek?

 - 1 sözlük, 1 sonuç.

Türkçe - İngilizce

çekinmeden anlamı
sıfat
1) without hesitation
2) without reserve
3) round
zarf
1) recklessly

"çekinmeden" için örnek kullanımlar

Hollandalı enerjisini sakınmadan, topa koşmaktan çekinmeden oynadı.
Dutch energy recklessly, without hesitation of running the ball played.
Kaynak: sabah.com.tr
Çocuğu olmayan kadının üzerine hiç çekinmeden kuma getirilmiş.
Childless woman on the sand brought no hesitation.
Kaynak: blog.milliyet.com.tr
Her zaman inandığım yolda, bedeli de olsa, çekinmeden yürüdüm.
I believe every time down the road, at the price, though, I walked without hesitation.
Kaynak: kibrisgazetesi.com
Hiç çekinmeden her türlü psikolojik desteği vermeye hazırım.
I'm willing to give psychological support all kinds of hesitation.
Kaynak: haber3.com
Padişahın huzuruna gerektiği zaman çekinmeden çıkabilme yetkisine sahipti. Kızlar ağası padişahın huzurunda samur bir kürk giyerdi.
Kaynak: Kızlar Ağası
6 Ocak 1982 Los Angeles , California ), Amerikan Profesyonel basketbol ve NBA oyuncusu El yakan topları çekinmeden başarıyla
Kaynak: Gilbert Arenas
Fikirler başta yargılanmaz ve eleştirilmez, hiçbir fikir saçma olarak değerlendirilmez, böylece kişinin tüm fikirlerini çekinmeden, aklına
Kaynak: Beyin fırtınası
Bu zamana dek Kıbrıslı Rumların Türk lere yaptığı katliamları hiç çekinmeden anlatan ve bu olay için bir belgesel dahi çeken araştırmacı
Kaynak: Antonis Angastiniyotis
Emin tavırları ve yardımseverliliği ile epeyce saygı duyulan Hamon çekinmeden dindaşlarını müdafaa etti. 1545'de Amasia'da Hristiyan bir
Kaynak: Moses Hamon
Fikirlerini kimseden çekinmeden savunan bir yazardır. Hiçbir siyasi parti ile bağı olmadığından kalemini serbestçe kullanmıştır.
Kaynak: Aram Andonyan
İnsanları misafir sever olup ,yabancıları hiç çekinmeden evlerine konuk ederler. Çever köylere göre kültür seviyesi,okur-yazar oranı oldukça
Kaynak: Akkerpiç, Kumlu
Suskunluk Sarmalı teorisi; çeşitli konular hakkında, toplumda bir kesim çekinmeden konuşabilirken başka bir kesimin niçin suskun kaldığı
Kaynak: Suskunluk Sarmalı
Laplace, Biot'a bunu kimseye söylemeyeceğini ve çalışmasını çekinmeden yayınlamasını içtenlikle istemiştir. Bu onun, binlerce olumlu
Kaynak: Pierre-Simon Laplace
Özel Hukuk'ta 'Sözleşme Serbestliği' (yani bireyler kendi isteklerini çekinmeden dile getirebilir ve çekincelerini açıkca ifade edebilirler
Kaynak: Özel hukuk
fuhuş ve eşcinsellik gibi az dillendirilen yönlerini hiç çekinmeden ortaya koyan "kirli" bir filmdir İlk yarısında ağırlıklı olarak "yeni
Kaynak: Tutku (film, 1943)
Tanık olduğu yolsuzlukların üzerine çekinmeden gitti. Hicviyelerini daha çok gazel, kaside, muhammes ve özellikle kıtalar biçiminde yazdı.
Kaynak: Şair Eşref
Sadrazam, kethüdadan gelen belgelere çekinmeden sah koyabilirdi. II. Mahmud döneminde Divan-ı Hümayun yerine Bakanlar Kurulu teşkil
Kaynak: Sadaret Kethüdası
Usul hukukunun ayrıntılarına hakim oluşu, savunma hakkı konusunda ısrarcı ve taviz vermez tutum, gerektiğinde çekinmeden ve defalarca
Kaynak: Burhan Apaydın
Bu şövalyeyi çok arıyoruz: Askeri yönetimin çekinmeden üstüne gidiyordu. Bir yandan askeri yönetimle, öte yandan Ahmet Emin Yalman'la
Kaynak: Emil Galip Sandalcı
kendimden beklentilerimin daha insaflı olduğu, hayır demekten çekinmeden, sıradan sayılmaktan korkmadan, doğru anlaşılmanın bir lüks
Kaynak: Mavi (EP)
Kadınların yanında işçi sınıfının da sorunlarını da çekinmeden dile getirdiği için siyasi kesim tarafından tepki alarak işinden
Kaynak: Nevâl es-Saadavi
Herkesin görüşlerini rahatlıkla, çekinmeden söyleyebileceği ortam oluşturulmalıdır. Sebepler yazılırken tarafsız davranmalı, fakat
Kaynak: Balık kılçığı diyagramı
ama risalede İngiliz yönetiminin bütün ülkede hoşnutsuzluklar yaratarak patlamaya yol açan hatalarını ve zaaflarını çekinmeden ortaya koydu.
Kaynak: Seyyid Ahmed Han

Yakın Kelimeler

Google Reklamları
(Tahmin etmek için bir harf girin)
Vagonmedya.com
2009-2024 © Sözce hakları saklıdır.