When their interests call, the Western media
aggrandize certain aspects of this issue.
Kendi çıkarlarını çağırdığınızda, Batı medyası bu konuda bazı yönlerini yüceltmek.
Kaynak: payvand.comA sincere desire to help others combined with a desire to
aggrandize the self just a wee bit.
Kendini sadece bir wee biraz yüceltmek için bir arzu ile birlikte başkalarına yardım etmek için samimi bir arzu.
Kaynak: boston.comThank you HOF, another above average player that can self
aggrandize with his special yellow jacket.
HOF, kendini onun özel sarı ceket ile yüceltmek başka yukarıda ortalama oyuncu teşekkür ederiz.
Kaynak: profootballtalk.nbcsports.comWe are told we must declare a major, select a profession and
aggrandize our resume to the best of our abilities to get a good job.
Biz iyi bir iş almak için bizim yeteneklerini en iyi bizim özgeçmiş, büyük bir ilan bir meslek seçmek ve yüceltmek gerektiği söylenmiştir.
Kaynak: dailyillini.comUntil the 19th century, it was taken for granted that a legitimate function of a monarch was to
aggrandize his dynasty; that is, to
Kaynak: DynastyWhile many bishops in the empire treated their office as a way to
aggrandize the power and wealth of their particular family, von Utenheim
Kaynak: Christoph von Utenheimgraces and personal hygiene, an inability to appreciate the needs of other family members, and a tendency to
aggrandize his own station in life.
Kaynak: Thrumpton Hall (book)begin to transform into the post-Industrial era, and away from the mindless self-
aggrandize tyranny of tax and spend we find ourselves in today."
Kaynak: Michael S. Kearns