alone ne demek?
- 1 sözlük, 1 sonuç.İngilizce - Türkçe
alone anlamı
sıfat
1) yalnız
2) tek başına
3) kimsesiz
zarf
1) yalnız
2) tek başına
3) yalnız başına
4) bir başına
sıfat
1) yalnız
2) tek başına
3) kimsesiz
zarf
1) yalnız
2) tek başına
3) yalnız başına
4) bir başına
"alone" için örnek kullanımlar
Traveling alone as a woman may seem daunting, but it doesn't have to be.
Bir kadın zor görünse de yalnız seyahat, ancak böyle olmak zorunda değildir.
Kaynak: moneytalksnews.comKlink said an officer saw the child alone in a parked car Feb. 26 just befo
Klink bir subay bir park araba 26 Şubat sadece befo yalnız çocuk gördüğünü söyledi
Kaynak: wavy.comTaylor Swift is doing everything she can to avoid her fear of ending up alone.
Taylor Swift yalnız biten korkusunu önlemek için elinden gelen her şeyi yapıyor.
Kaynak: metro.usIt was a baby, standing alone, crying and shivering in the dark.
Bu, tek başına ayakta ağlıyor ve karanlıkta titreyerek, bir bebek oldu.
Kaynak: 10tv.comConservation biology: in California alone. A zoological example of a monotypic habitat is created by the non-native freshwater zebra mussel,
Kaynak: Monotypic taxon
Kaynak: Monotypic taxon
In this sense, these two words refer, respectively, to the joy and the pain of being alone. Health effects: Symptoms from complete isolation,
Kaynak: Solitude
Kaynak: Solitude
Yakın Kelimeler
Google Reklamları
(Tahmin etmek için bir harf girin)
