It's
always possible that a ligament could snap or cartilage might tear.
Bir bağ kırabilirim veya kıkırdak gözyaşı olabilir her zaman mümkündür.
Kaynak: nytimes.comMy sole aim has
always been to challenge myself in spheres unfamiliar to me.
Amacım yalnızca bana hep bilmediğiniz alanlarda kendimi meydan olmuştur.
Kaynak: movies.ndtv.comIndian schools in Dubai: Higher fees does not
always equal better education.
Dubai Hint okulları: Yüksek ücretler her zaman daha iyi eğitim demek değildir.
Kaynak: emirates247.comOklahoma men's basketball: Sam Grooms
always has a good word to offer.
Oklahoma erkek basketbol: Sam her zaman Grooms sunmak için iyi bir kelime var.
Kaynak: newsok.coman event being almost sure and sure is the same as the subtle difference between something happening with probability 1 and happening
always.
Kaynak: Almost surely