bandicoot ne demek?
- 1 sözlük, 1 sonuç."bandicoot" için örnek kullanımlar
One day recently we saw a cat run out of the long grass and run up the track ahead of us with a small bandicoot in its mouth.
Bir gün yakın bir kedi uzun çimlerin üzerinden çalıştırmak ve onun ağzında küçük bir bandicoot karşımızda parçayı çalıştırmak gördüm.
Kaynak: inmycommunity.com.auTo the Kunapa people the site at Bootu Creek relates to a dreaming story about a marsupial rat and a bandicoot that had a fight over bush tucker.
Kunapa insanlar için Bootu Creek site bir keseli sıçan ve Bush'un tucker üzerinde bir kavga vardı bir bandicoot hakkında bir rüya hikaye ile ilgilidir.
Kaynak: news.ninemsn.com.auThe presence of the rare southern brown bandicoot in the St Helens area has been confirmed thanks to a monitoring program by the Basalt to Bay Landcare Group.
St Helens alanında nadir güney kahverengi bandicoot varlığı, Bay Toprak bakımı Grup Basalt tarafından bir izleme programı sayesinde doğrulanmıştır.
Kaynak: moynegazette.com.auHe said the site had great significance to the Kunapa people and related to a dreaming story about a marsupial rat and a bandicoot that had a fight over bush tucker.
O sitenin Kunapa insanlara büyük önemi vardı ve bir keseli sıçan ve Bush'un tucker üzerinde bir kavga vardı bir bandicoot hakkında bir rüya hikayesi ile ilgili konuştu.
Kaynak: news.ninemsn.com.auYakın Kelimeler
Google Reklamları
(Tahmin etmek için bir harf girin)
