Then it would freeze while I was putting it back in my
bedroll.
Benim sırt yatağı içinde geri koyarak iken Sonra donardı.
Kaynak: oaoa.comUpon being issued my
bedroll and supplies I was then ferried off to my new quarters.
Benim Battaniye ve malzemeler çıkarılmış olması üzerine o zaman benim yeni kışla kapalı feribotlarla.
Kaynak: krtv.comThe body lay entombed in a
bedroll on my office floor, dreadlocks spewing from its open end.
Vücut dreadlocks açık kısmından itibaren püsküren, ofisime katta bir sırt yatağı içinde Gömülmüş yatıyordu.
Kaynak: times-standard.comShe was tattooed like a tiger and even had the Teflon whisker implants and all she had with her was a singing saw and bow and a pack
bedroll.
O bir kaplan gibi dövme ve hatta teflon bıyık implantları ve ona bir şarkı testere ve yay ve bir paket Battaniye was o vardı hepsi vardı.
Kaynak: hattiesburgamerican.com