breathless ne demek?
- 1 sözlük, 1 sonuç.İngilizce - Türkçe
breathless anlamı
sıfat
1) nefes nefese
2) nefesini tutmuş
3) nefesi kesilmiş
sıfat
1) nefes nefese
2) nefesini tutmuş
3) nefesi kesilmiş
"breathless" için örnek kullanımlar
People with the disorder may feel increasingly breathless and exhausted.
Bozukluğu olan insanlar giderek nefessiz ve bitkin hissedebilirsiniz.
Kaynak: paktribune.comBig news last week in the breathless world of audits and auditors.
Denetimler ve denetçilerin nefessiz dünyasında büyük bir haber geçen hafta.
Kaynak: forbes.comHe's getting breathless blog buzz leading into tonight's show.
O geceki gösteri giden nefessiz blog vızıltı oluyor.
Kaynak: theatlanticwire.comHow long ago seems the breathless action of the first round of this year's Six Nations.
Ne kadar önce bu yılki Six Nations ilk turunun nefessiz eylem gibi görünüyor.
Kaynak: guardian.co.ukYakın Kelimeler
Google Reklamları
(Tahmin etmek için bir harf girin)
