They'd work the ball to an open shooter, only to have him
clank the shot.
Onlar sadece ona atış Clank sahip, açık bir atıcı topu çalışmak istiyorum.
Kaynak: blogs.mercurynews.comIt was covered up for a while by just letting teams
clank from outside.
Sadece dışarıdan gelen takımlar klank vererek bir süre örtbas edildi.
Kaynak: mercurynews.comYou have a
clank of a pipe there; it goes through the wickets there.
Orada bir boru bir çınlama var; orada Wickets geçer.
Kaynak: russianmachineneverbreaks.comYou hear
clank,
clank,
clank of people going through the garbage.
Sen çöp geçmekte insanların klank, klank, klank duydum.
Kaynak: nypost.com