At first glance, it looks like an awfully
coldhearted thing to say.
İlk bakışta, bunu söylemek için çok merhametsiz bir şey gibi görünüyor.
Kaynak: nwfdailynews.comTheir obsession to win an election has turned this party into a
coldhearted, deceitful group.
Seçim kazanmak için Onların obsesyon bir merhametsiz, hilekar gruba bu partiye dönüşmüştür.
Kaynak: battlecreekenquirer.comFootball is a
coldhearted mistress.
Futbol merhametsiz metresim.
Kaynak: azcentral.comThe plot follows the story of twin brothers, one is a
coldhearted violent police officer, the other is a helpless romantic with a mental
Kaynak: Lolita's Club