8 he had been struggling with a
guilty conscience in the days after Wells' death.
8 o Wells'in ölümünden sonra gün içinde bir vicdan azabı ile mücadele olmuştu.
Kaynak: lasvegassun.comVoichita demurs and immediately starts praying, as if because of a
guilty conscience.
Voichita demurs ve hemen sanki çünkü suçlu bir vicdan, dua başlar.
Kaynak: movies.yahoo.comThe Father's children need not have a
guilty conscience.
Babalar çocuk suçlu bir vicdan olması gerekmez.
Kaynak: journalstandard.com"There was a kind of
guilty conscience that said to design the landscape was to somehow violate it," Sanders says.
"Peyzaj nasılsa ihlal oldu tasarlamak için söyledi vicdan azabı bir tür vardı," Sanders diyor.
Kaynak: scmp.com