crippled ne demek?
- 1 sözlük, 1 sonuç.İngilizce - Türkçe
crippled anlamı
sıfat
1) sakat
2) kötürüm
3) topal
4) eli ayağı tutmayan
sıfat
1) sakat
2) kötürüm
3) topal
4) eli ayağı tutmayan
"crippled" için örnek kullanımlar
Breaking News: Hospital services crippled as SMS staff continues strike.
Son Dakika Haberi: SMS personel olarak sakat Hastane hizmetleri grev devam ediyor.
Kaynak: timesofindia.indiatimes.comGeorge Ayoub: Asteroids, a crippled ship and more weirdness in Senate.
George Ayoub: Asteroids, sakat bir gemi ve Senato daha garabeti.
Kaynak: omaha.comSenators take steps to improve Missouri's crippled second injury fund.
Senatörler Missouri'nin sakat ikinci yaralanma fonu artırmak için adımlar atın.
Kaynak: politicmo.comTo see the future of Canadian health care, look to Britain's crippled system.
Kanada sağlık hizmetlerinin geleceği görmek için, İngiltere'nin sakat sistemine bakın.
Kaynak: torontosun.comuk/2007/12/07/western_digital_drm_crippled_harddrive/ "Western Digital drive is DRM-crippled for your safety" The Register. (2007-12-07)
Kaynak: Damaged good
Kaynak: Damaged good
