It kept selling long enough for a second round of offers to
crop up.
O kadar kırpmak için teklifler ikinci bir tur için yeterince uzun satan tuttu.
Kaynak: huffingtonpost.com"These issues seem to
crop up a lot with pharmaceuticals," he said.
"Bu sorunlar ilaç ile çok kırpmak gibi görünüyor," dedi.
Kaynak: huffingtonpost.com"It's okay for racial differences to
crop up in restaurants provided 'they' stay out of sight."
"Bu 'onlar' görüş alanının dışında kalmak sağlanan restoranlarda kırpmak için ırksal farklılıklar için sorun değil."
Kaynak: watoday.com.auMs Wright carries a notepad wherever she goes, believing you never know when ideas will
crop up.
Bayan Wright fikirler ortaya çıkacak zaman asla bilemezsiniz inanarak, o nereye giderse gitsin bir not defteri taşıyor.
Kaynak: maroondahweekly.com.au