crowded ne demek?
- 1 sözlük, 1 sonuç.İngilizce - Türkçe
crowded anlamı
sıfat
1) kalabalık
2) sıkışık
3) dolu
4) olaylı
sıfat
1) kalabalık
2) sıkışık
3) dolu
4) olaylı
"crowded" için örnek kullanımlar
It's a crowded field, which should make for some entertaining basketball.
Bazı eğlenceli basketbol için yapmak gereken bir kalabalık alan bulunuyor.
Kaynak: boston.sbnation.comExitround looks to facilitate tech and team acquisitions as market grows crowded.
Exitround pazar kalabalık büyüdükçe teknoloji ve takım satın alma kolaylaştırmak için görünüyor.
Kaynak: gigaom.comClassrooms in Israel are the most crowded in the West, a study by TheMarker has found.
İsrail'de Derslikler Batı'da en kalabalık olduğu, TheMarker bir çalışma buldu.
Kaynak: haaretz.comcom/opinion/article/164832 | title The risks of too much city in a crowded world | work Toronto Star | date 2006-12-24 | first Jeremy |
Kaynak: Overpopulation
Kaynak: Overpopulation
The study of biochemical processes under realistically crowded conditions is very important, since these conditions are a ubiquitous
Kaynak: Macromolecular crowding
Kaynak: Macromolecular crowding
"Shouting fire in a crowded theater" is a popular metaphor and frequent paraphrasing of Oliver Wendell Holmes, Jr.'s opinion in the United
Kaynak: Shouting fire in a crowded theater
Kaynak: Shouting fire in a crowded theater
Yakın Kelimeler
Google Reklamları
(Tahmin etmek için bir harf girin)
