desolate ne demek?
- 1 sözlük, 1 sonuç.İngilizce - Türkçe
desolate anlamı
sıfat
1) ıssız
2) perişan
3) terkedilmiş
4) harap
5) kimsesiz
6) tenha
fiil
1) kimsesiz bırakmak
2) perişan etmek
3) terketmek
4) üzmek
sıfat
1) ıssız
2) perişan
3) terkedilmiş
4) harap
5) kimsesiz
6) tenha
fiil
1) kimsesiz bırakmak
2) perişan etmek
3) terketmek
4) üzmek
"desolate" için örnek kullanımlar
Silver Springs is desolate; there is little to observe except the horses.
Silver Springs ıssız; atları dışında gözlemlemek için çok az var.
Kaynak: rgj.comMuch of the coastline is still desolate as the country struggles to rebuild.
Ülkenin yeniden inşası için mücadele gibi sahil hala çok ıssız.
Kaynak: kktv.comThe camera cruises past a desolate field of rubble and broken glass.
Moloz ve kırık cam bir ıssız alanda geçmişte kamera yolculukları.
Kaynak: guardian.co.ukThey share one tearful last hug before Alper leaves confused and desolate as they look at each other for the last time. Ada imagines a
Kaynak: Alone (2008 film)
Kaynak: Alone (2008 film)
Yakın Kelimeler
Google Reklamları
(Tahmin etmek için bir harf girin)
