His grandsons all listened to him talk as they sat around the
dinner table.
Onun torunları herkes onu dinledi onlar yemek masası etrafında oturdu konuşmak.
Kaynak: grahamleader.comIn Venezuela, divisions over Chávez extend from parliament to the
dinner table.
Venezüella'da Chavez fazla bölünmeler meclisten sofraya kadar uzanmaktadır.
Kaynak: csmonitor.comI also don't want to give my toddler command of the
dinner table.
Ben de yemek masasında benim yürümeye başlayan komutu vermek istemiyorum.
Kaynak: heraldnet.com