He then trudged back
downstairs for more sponsor and NASCAR commitments.
Daha sonra daha fazla sponsor ve NASCAR taahhütler için geri aşağı trudged.
Kaynak: crainsdetroit.comMy
downstairs settee was the only place I felt comfortable so I lived there.
Benim aşağı kanepe ben orada yaşamış bu yüzden rahat hissettim tek yerdi.
Kaynak: mirror.co.ukShe would awaken her husband and tell him to go
downstairs and check.
Kocasının uyandırmak ve aşağı gidin ve kontrol etmesini söylerdim.
Kaynak: jamaicaobserver.comAll families should meet in the
downstairs social hall of the church.
Tüm ailelerin kilisenin alt katta sosyal salonda karşılamak gerekir.
Kaynak: delconewsnetwork.comprovides privacy to the upper level as visitors
downstairs cannot simply look up the stairs to the upper level due to the change in direction.
Kaynak: Stairs